Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısını, geçtiğimiz günlerde tutuklanan ve yerine kayyım atanan Esenyurt’ta yapma kararı aldı. Bu önemli karar, partinin kurumsal yapısının içinde bulunduğu zorlu bir durumu yönetme çabası olarak değerlendiriliyor. CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, 30 Ekim 2023 Çarşamba günü sabah saatlerinde gözaltına alınmıştı.
Özer’in gözaltına alınması, İstanbul başsavcılığının talebi ve İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı ile gerçekleştirilen arama işlemleri sonrası gerçekleşti. Özer’in evi, aracı ve görev yaptığı belediye binasındaki odasında yapılan aramalarda çeşitli belgeler ele geçirildi. İstanbul başsavcılığı, Özer’in PKK lideri Abdullah Öcalan tarafından demokratik özerklik projesinde görevlendirildiğini iddia etti. Savcılığın öne sürdüğü iddialar arasında, Özer’in Kandil’e ulaştırdığı belgeler de yer alıyor.
Bunun yanı sıra, savcılık, Özer’in daha önce ‘terör örgütü mensubiyetleri nedeniyle adli işlem kaydı bulunan 694 kişiyle iletişim halinde olduğunu ve KCK yöneticilerinden Remzi Kartal ile de 14 iletişim kaydının bulunduğunu belirtti. Ahmet Özer, savcılıktaki ifadesinin ardından, ‘PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak’ iddiasıyla gözaltına alındı. Akşam saatlerinde, nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.
Özer’in tutuklanmasının ardından, İçişleri Bakanlığı, Esenyurt Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırıldığına ve yerine İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy’un kayyım olarak atandığına dair resmi bir açıklama yaptı. Aynı zamanda, CHP heyeti ve İstanbul Barosu, Özer’in tutukluğuna yaptıkları itirazın reddedilmesi üzerine bir sıkıntı yaşadı. Anadolu Ajansı’nın (AA) aktardığı bilgilere göre, Özer hakkında ‘terörizmin finansmanı’ suçlamasıyla yeni bir soruşturma başlatıldığı da duyuruldu.
CHP, MYK toplantısını Esenyurt’ta gerçekleştirecek
CHP Sözcüsü Deniz Yücel, önümüzdeki hafta CHP’nin MYK toplantısının Esenyurt’ta yapılacağını açıkladı. Yücel, “Önümüzdeki hafta MYK toplantımızı Esenyurt’ta yapacağız” şeklinde bir ifade kullandı. Bu durum, partinin yerel yönetimlerle olan bağlarını güçlendirme ve tutuklama sürecindeki gelişmelere yanıt verme çabası olarak değerlendirilebilir.
Bu süreç, CHP açısından kritik bir dönem olarak öne çıkmakta, aynı zamanda partinin içindeki dinamiklerin durumu şekillendirmesi açısından da önem taşımaktadır. Özellikle yerel yönetimlerin işleyişinin nasıl etkileneceği ve bu tür tutuklamaların partinin gelecekteki stratejilerine ne gibi yansımalar yapacağı ise merak konusu olmaya devam ediyor. CHP’nin bu dönemde nasıl bir strateji izleyerek kendi içindeki birliği ve dayanışmayı sürdürebileceği de önemli bir soru olarak gündemde bulunmaktadır.
Editör: Haber Merkezi
