Amerika Birleşik Devletleri’ndeki hükümet yetkilileri ve adaylarına, Donald Trump’ın 2020 seçimlerini kaybetmesi ve 6 Ocak 2021’de gerçekleşen Kongre baskınına ilişkin özel mülakat soruları yöneltildiği gün yüzüne çıktı. Bu durumu açıklayan iki eski yetkiliye göre, istihbarat teşkilatlarında görev almak isteyen adaylara, “6 Ocak’ı hükümet mi yaptı?” ve “2020 seçimleri çalındı mı?” gibi sorular sorulması, Trump yönetimi tarafından uygulanan bir işe alım süreci parçasıydı.
Bu adayların, bahsi geçen sorulara “evet” yanıtı vermedikleri takdirde, görevlerine atanmadıkları belirtiliyor. Bu bilgiler, Trump’ın sistematik bir şekilde kendisine sadık olan hükümet çalışanlarını seçtiğini gösteren bir kanıt haline geldi. Mülakatlar sırasında, kadrolara alınacak kişilerin düşüncelerinin belirli bir siyasi eğilimle örtüşüp örtüşmediği önemli bir kriter olarak öne çıkıyor.
GERÇEK PATRONUNUZ KİM?
FBI’nın kıdemli pozisyonlarına aday gösterilen yetkililere benzer şekilde, mülakatlarda “6 Ocak’ta gerçek vatanseverler kimdi?”, “2020 seçimlerini kim kazandı?” ve “Gerçek patronunuz kim?” gibi sorular yöneltiliyor. Bu durum, bazı adayların işe alım süreçlerinin henüz tamamlanmamış olması ve sonuçları bekledikleri bilgisi ile birlikte sunulmaktadır. Beyaz Saray yetkilileri, ulusal güvenlik alanında çalışacak kişilerin, Trump’ın “Önce Amerika” politikalarına uygun olmasının makul olduğunu savunuyor.
Ancak eski istihbarat ve güvenlik yetkilileri, istihbarat görevlilerinin doğru bilgiyi başkana sunabilmesinin, siyasi sadakatle ilişkilendirilmemesi gerektiği vurgusunu yapıyorlar. Bu noktada, politik görüşlerinden bağımsız olarak istihbaratın tarafsız bir şekilde sunulması gerektiğine dikkat çekiliyor.
BİR DEDİĞİ DİĞERİNİ TUTMUYOR
Trump yönetiminin CIA Direktörü olarak atadığı John Ratcliffe ve Ulusal İstihbarat Direktörü adayı Tulsi Gabbard, istihbarat teşkilatlarını siyasallaştırmayacakları yönünde kamuoyuna açıklamada bulundular. Gabbard, Senato İstihbarat Komitesi’nde yaptığı konuşmada, “Başkan Trump’ın baş istihbarat danışmanı olarak, kendi siyasi görüşlerimi bir kenara bırakıp tarafsız istihbarat sunmaya odaklanacağım” ifadesini kullandı.
Diğer taraftan, ABD’li senatörler, yöneltilen soruların yeni istihbarat çalışanları için bir tür sadakat testi olduğuna dair onay verdiler. FBI ise konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapmakta geri durdu. Ayrıca, Trump yönetiminin Adalet Bakanlığı’na atadığı geçici yetkililer, FBI’dan 6 Ocak olaylarını araştıran tüm personelin listesini talep ederek, üst düzey bazı isimleri görevden aldı.
İstihbarat camiasında şu ana kadar doğrudan bir tasfiye gerçekleştirilmiş olmasa da, CIA ve Ulusal İstihbarat Direktörlüğü (ODNI) çalışanlarına erken emeklilik ve istifa teşvikleri sunulması, mevcut durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Bu gelişmeler, istihbarat teşkilatlarındaki sadakat ve tarafsızlık tartışmalarını daha da derinleştirirken, gelecekteki politikaların nasıl gelişeceği merak konusu olmuştur.
