Sikkelerin Tarihi: ‘Madene İşlenen Ayetler’ Kitabı

“Madene İşlenen Ayetler” Kitabı Yayınlandı
Türk Nümismatik Derneği ve çeşitli arşiv kaynakları iş birliği ile hazırlanan “Madene İşlenen Ayetler” adlı kitap, Demirören Yayınları tarafından yayımlandı. Bu eser, özellikle dönemin tarihini anlatan sikkeleri mercek altına alarak, dini inançlardan mimariye, savaşlardan barışlara kadar çok çeşitli konularda ipuçları sunuyor. Kitap, İslam tarihindeki sikkelerin tarihini ve önemini detaylı bir biçimde ortaya koyuyor ve sikkelerin üzerindeki ayetler ile sembollerin İslam dünyasının inançlarını, kültürel değerlerini ve siyasi yapısını nasıl yansıttığını gözler önüne seriyor. İçerik olarak, farklı dönemlere ait 34 sikke ile bu sikkelere ilişkin detaylı görseller ve metinler yer alıyor.

Yazar Hasan Mert Kaya’nın Açıklamaları
Kitabın yazarı Hasan Mert Kaya, paranın tarihinin yaklaşık üç bin yıl öncesine dayandığını, ilk örneklerin M.Ö. 8. yüzyılda Anadolu’nun Ege bölgesinde ortaya çıktığını belirtti. Lidyalıların ilk altın ve gümüş paraları icat ettiğini ve bu icadın kısa sürede tüm Akdeniz ile doğu coğrafyasına yayıldığını vurguladı. Madeni paraların yalnızca bir ödeme aracı değil, aynı zamanda o dönemin ekonomik, sosyal ve siyasi izlerini taşıyan belgeler olarak önemli bir yere sahip olduğunu ifade etti. Kaya, Müslümanların, özellikle Halife Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer dönemlerinde İslam fetihlerine başladığını ve ilk altın paranın Miladi 696-697 yılında Emevi Halifesi Abdülmelik bin Mervan tarafından Şam’da bastırıldığını aktardı. Bu durumun, İslam madeni paralarının başlangıcı olarak kabul edildiğini belirtti.

Sikkelerin Dini Mesajları ve Önemi
Kaya, 696 yılından itibaren İslami sikkelerin basılmaya başladığını ve farklı hanedanlar ile devletler tarafından bu geleneğin kesintisiz bir şekilde sürdürüldüğünü belirtti. İlk İslam altın parası ile birlikte ayetlerin de sikkeler üzerinde yer almaya başladığını, bunlar arasında en bilinenin İhlas Suresi olduğunu vurguladı. Tevbe Suresi’nin 33. ayeti ve Kelime-i Tevhid ifadeleri de sikkelerde yer aldı. Müslümanların, bu sikkeler aracılığıyla inançlarını yaymayı amaçladıklarını ifade eden Kaya, özellikle Bizans sikkelerinde yer alan Hristiyan sembollerini örnek aldıklarını belirtti.
