Şarj edilebilen bataryalar, günlük hayatta kullandığımız elektronik cihazlara güç sağlamak için vazgeçilmez bir öneme sahiptir. Telefonlar, dizüstü bilgisayarlar, dijital saatler ve hatta arabalar artık bu tür pillerle çalışmaktadır.
Ancak, bu pillerin bir ömrü vardır. Artık kullanılamaz hale gelen piller nedeniyle birçok elektronik cihaz bozulmaktadır ve yeni bir pil almak oldukça maliyetlidir.
Bilim insanları, bu pillerin neden bozulduğunu araştırmaktadır. Özellikle telefonlar ve dizüstü bilgisayarlarda yaygın olarak kullanılan lityum-iyon pillerin iç yapısı incelendiğinde, hidrojen protonları ve elektronlarının katoda doğru hareket ettiği ve lityum iyonlarının yeterince iletim yapamadığı görülmüştür.
Stanford Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, pillerin hidrojen akıttığını ve bu durumun pillerin ömrünü kısalttığını ortaya çıkarmıştır. Hidrojenin son derece yanıcı bir madde olması da dikkat çekmektedir.
Araştırmanın lideri olan Stanford Üniversitesi’nden Gang Wan, pillerin kullanılmasa bile hidrojen akıttığını belirtmiş ve hidrojenin pillerin ömrünü nasıl etkilediğini açıklamıştır. Wan ve ekibi, döteryum adı verilen bir izotop kullanarak pillerin akıttığı hidrojeni gözle görmeye yardımcı olan bir izleme cihazı geliştirmiştir.
Bu çalışma sayesinde, pillerin ömrünü uzatmanın yollarının bulunabileceği düşünülmektedir. Ancak mühendislerin daha güçlü piller üretirken bu durumu göz önünde bulundurmaları gerektiği konusunda uyarılarda bulunulmuştur.
Özellikle araçlarda kullanılan lityum-iyon piller, tehlikeli olabilecekleri için dikkatli bir şekilde seçilmelidir. Uzmanlar, araçlarda kaliteli pillerin tercih edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
