“`html
Çin Dışişleri Bakanlığı, 2023 yılı içerisinde Şi Cinping ile Joe Biden arasında, Peru’nun başkenti Lima’da düzenlenen Asya Pasifik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamındaki görüşmelerin detaylarını açıkladı. Bu görüşmenin içeriği, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği açısından oldukça önem taşıyor.
Görüşmenin detayları, Çin lideri Şi’nin Tayvan sorunu, demokrasi, insan hakları, Çin’in izlediği yol ve sistem ile kalkınma hakkının “aşılmaması gereken dört kırmızı çizgi” olduğunu belirtmesiyle öne çıktı. Şi, Tayvan Boğazı’nda barış ve istikrarın, Tayvan’ın bağımsızlığına yönelik ayrılıkçı faaliyetlerle bağdaşamayacağını ifade ederken, ABD’yi Tayvan sorunu konusunda “ilave bir ihtiyatla ele alma” çağrısında bulundu.
Şi, Tayvan lideri Lai Ching-te ve Demokratik İlerici Parti (DPP) otoritelerinin gerçek siyasi yüzünü açıkça görmeleri gerektiğini dile getirdi. Ayrıca, Çin lideri, dünyanın en büyük iki ekonomisi olan Çin ve ABD arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin önemine de değindi. Şi, Çin halkının “kalkınma hakkının” göz ardı edilemeyeceğini ve her ülkenin ulusal güvenliğini sağlama hakkı olduğunu vurgulayarak, bu konuda aşırı genişletilmiş bir ulusal güvenlik anlayışının başkalarını sınırlamak için kötüye kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi.
Çin’in küresel zorluklarla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Şi, büyük güç rekabetinin çözüm yolu olmayacağını ifade etti. Sadece işbirliği ve dayanışmanın insanlığın bu tür zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olacağını öne sürdü. Ayrıca, ekonomik bağımsızlık çabalarının, tedarik zincirlerini bozmanın ve karşılıklı faydaya dayalı işbirliği anlayışının önemine değindi. “Yüksek çitli küçük bahçeler kurmak, büyük bir ülkenin yolu olmamalıdır” şeklinde ifadeler kullandı.
GÜNEY ÇİN DENİZİ’NDEN GÖRÜŞLER
Şi, Güney Çin Denizi’nde diğer kıyıdaş ülkelerle yaşanan egemenlik ihtilaflarına da değindi. Bu bağlamda, bölgede devletler arasındaki anlaşmazlıkların diyalog ve istişare yoluyla çözülmesi gerektiğini belirtti. Özellikle Çin ile Filipinler arasındaki Spartly Adaları’ndaki gerilimlere dikkat çekti ve ABD’nin bu tür ikili ihtilaflara müdahale etmemesi gerektiğini vurguladı.
Ukrayna meselesine dair de Çin’in tutumunun açık ve adil olduğunu belirten Şi, ülkesinin bu alanda barış görüşmelerini teşvik ettiğini ve her türlü çabayı gösterdiğini savundu. Kore Yarımadası’ndaki kargaşalara karşı da kesin bir tavır alacaklarını dile getirdi.
YENİ BİR SOĞUK SAVAŞ UYARISI
Şi, Harvard Üniversitesi öğretim üyesi Graham Allison’ın “Tukidides Tuzağı” terimini anarak, ABD ile Çin arasındaki güç mücadelesinin kaçınılmaz bir çatışmaya dönüşmemesi gerektiğini belirtti. “Belirli stratejik algılarla bu süreç doğru bir şekilde yönetilmelidir” diyerek yeni bir Soğuk Savaş dönemine girilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Çin ve ABD’nin eşit şekilde hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Şi, iki büyük ülkenin birbirlerini kendi iradelerine göre şekillendirmeye çalışmamaları gerektiğini söyledi. İki ülke arasında son yıllarda pek çok tartışma ve anlaşmazlık olmasına rağmen, Biden’ın başkanlık döneminin başlangıcında iki tarafın diyalog arayışına girmesi bir umut ışığı olmuştur. Ancak, önümüzdeki süreçte özellikle 5 Kasım 2024′