ABD Başkanı Donald Trump, “Gazzelileri Ürdün ve Mısır’a gönderin” önerisiyle gündeme oturdu. Ancak, bu öneri her iki ülke tarafından da kesin bir dille reddedildi. Trump, bu planın geçici bir çözüm mü yoksa kalıcı bir çözüm mü olduğunu sorduğunda, “İkisi de olabilir,” yanıtını verdi. Bu durum, bölgede zaten gergin olan siyasi iklimi daha da çetrefilleştirdi.
Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, yaptığı açıklamada Ürdün’ün, Filistinlilerin Gazze’den yerinden edilmesine kesinlikle karşı olduğunu vurguladı. Mısır Dışişleri Bakanlığı da benzer bir duruş sergileyerek, bu tür bir planın “kısa vadeli ya da uzun vadeli” olmasına bakılmaksızın kabul edilemez olduğunu belirtti. Bu açıklamalar, Orta Doğu’daki hâkim siyasi durumu ve ülkelerin bu konudaki tutumlarını gözler önüne serdi.
AŞIRI SAĞCI BAKAN PLANI ÇOK BEĞENDİ
Trump’ın yapmış olduğu bu nahoş öneri, bölgedeki tansiyonu artırıcı bir etki yaratırken, İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise öneriyi destekledi. Smotrich, bu öneriyi “mükemmel bir fikir” olarak tanımladı. Özellikle Filistin meselesi gibi hassas konularda bu tür söylemler, bölgede daha fazla çatışma ve anlaşmazlık yaratabilir. Ancak, Türkiye’de gündemden düşmeyen bu önerinin uygulanabilirliği üzerine herhangi bir yapılanma gerçekleştirilip gerçekleştirilmeyeceği merak konusu. Diğer yandan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Smotrich’in önerilerini geçmişte birçok kez reddettiği için bu durum, iç siyasette de karmaşaya neden olabilir.
‘TRUMP’IN HİÇBİR ÇÖZÜMÜ KABUL EDİLMEYECEK’
Hamas yetkilileri ise Trump’ın planını, Filistin halkını topraklarından kalıcı olarak sürme girişimi olarak değerlendirdi. Hamas Siyasi Büro üyesi Basem Naim, “Filistinliler, Trump’ın ‘yeniden inşa’ adı altında sunduğu hiçbir çözümü kabul etmeyecek,” dedi. Bu ifadeler, Filistinlilerin kendi toprakları üzerindeki haklarını korumak için kararlılık gösterdiklerini ifade ediyor. Hamas’ın üst düzey yetkilisi Sami Ebu Zuhri de benzer şekilde, bu tür fikirlerin geçmişte başarısız olduğuna dikkat çekerek, Gazze halkının ne olursa olsun topraklarını terk etmeyeceğini vurguladı. Bu durum, Filistinlilerin kendi topraklarına olan bağlılıklarının ve bu konudaki dirençlerinin ne denli güçlü olduğunu gözler önüne serdi.
Sonuç olarak, Trump’ın önerisi bölgedeki siyasi dinamikleri oldukça etkileyen bir mesele haline geldi. Ürdün ve Mısır’dan gelen net ret cevapları, bölgelerinin kendi ulusal bütünlüğü için ne denli önem taşıdığını bir kez daha gösterdi. Hem Hamas hem de Filistin Yönetimi, Filistin halkının haklarını koruma hususundaki kararlılıklarını yineleyerek, gelecekte olabilecek benzer girişimlere karşı hazırlıklı olduklarını göstermiştir. Bu tenkidi ve direnişi sürdürecek olan siyasi aktörler, Orta Doğu’daki çatışmaların artarak devam etmesine sebep olabilir.
