Gündem

PKK’lı Teröristin Yargı Süreci ve Tahliye Endişesi

Terör örgütü PKK’nın lider kadrosunda yer alan Sofi kod adlı Selahattin Dilek, IŞİD’in Suriye’nin Kobani kentine yönelik saldırılarında ağır yaralanmıştır. Bu olay, hükümetin terörü sona erdirmek amacıyla yürüttüğü “Çözüm süreci” döneminde gerçekleşmiştir. Selahattin Dilek, yaralı haldeyken “Şakir Ali” kimliğiyle 17 Ekim 2014’te Mürşitpınar Sınır Kapısı’ndan Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine geçirilmiştir. Tedavi için yönlendirildiği Şanlıurfa Devlet Hastanesi’nde, yüz tarama sistemi aracılığıyla kimliği tespit edilmiştir.

PKK’nın lider kadrosunda yer alan Dilek’in, müebbet hapis cezası alması adına Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştır. Yargılanma süreci 5 yıl sürmüş ve 24 Aralık 2019 tarihinde Dilek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla birlikte toplamda 115 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Üst mahkeme olarak dosya, önce İstinaf’a sonra da Yargıtay’a gönderilmiştir. Dosya Yargıtay’da usul yönünden bozulmuş olup, esasına girilmeden tekrar değerlendirilmiştir.

Selahattin Dilek, duruşmalarına SEGBİS teknolojisiyle bağlanmış; bu süreçte savunma hakkının kısıtlandığını iddia etmiştir. Özellikle, 10 yıllık tutukluluk süresinin çok uzun olduğu gerekçesiyle duruşmalara katılmamak için raporlar almıştır. Mahkeme, sanığın uzun yargılama sürecini değerlendirerek 1’er hafta arayla duruşmalar gerçekleştirmiştir.

PYD İLE GÖRÜŞMELER ÜZERİNE AÇIKLAMALAR

Dilek, mahkeme salonunda ifadelerini verirken, Suriye’deki çatışmalarda IŞİD ile savaştığını belirtmiştir. Yaralandıktan sonra Türkiye’ye tedavi olmak için geçtiğini, buraya gelmeden önce PYD’ye dair Türk yetkilileri ile birçok görüşme yapıldığını ifade etmiştir. Kendisi Suriye vatandaşı olarak tanıttığını ve PKK’daki konumunu saklamaya çalıştığını belirtmiştir. Dilek, 10 yıldır cezaevinde olduğunu ve yaşadığı psikolojik sıkıntılardan ötürü dosyasını okuyamadığını söylemiştir. Duruşmanın ardından beraat talebinde bulunmuştur.

BİR DİZİ EYLEMİN ARDINDAN YARGILAMA

Mahkeme heyeti, Dilek’in Suriye’de yaralanmadan önce Türkiye içerisinde birçok silahlı eyleme katıldığını belirtmiştir. Söz konusu eylemler arasında Diyarbakır-Elazığ hattındaki Görese Dağı’nda sözde bölge sorumlusuyla gerçekleştirilen saldırılar, Dicle’de zırhlı polis aracına yönelik roketli saldırı ve çeşitli kaçırma vakaları bulunmaktadır. Dilek’in, PKK’nın üst düzey yöneticileri ile olan bağlantıları da dava dosyasında dikkat çekmiştir.

VERİLEN CEZALAR

Mahkeme, Dilek’in Türkiye’de katıldığı eylemlerden ötürü ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, asker, sivil ve bölgede siyasal figürlerin kaçırılması gibi eylemler nedeniyle de 112 yıl 6 ay hapis cezası almasına karar vermiştir. Bu durumda tutukluluk hali, hiçbir indirim uygulanmadan devam ettirilmiştir.

YARGITAY’IN ROLÜ

Artık gözler Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne çevrilmiştir. Dilek’in tutukluluk süresi 10 yıl 1 ay olduğu için CMK’ya göre verilen cezayla ilgili dosyanın tahliye olasılığı bulunduğu da belirtilmiştir. 2014 yılından beri süregelen bu dava süreci,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu