ANKARA, (DHA) – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Amerikan Massachusetts eyaletindeki Tufts Üniversitesi’nde doktora yapmaya devam eden Türk öğrenci Rümeysa Öztürk’ün, İsrail’i, Filistin’deki insanlık dramını ve bu zulme göz yuman üniversitesini eleştirmek amacıyla kaleme aldığı yazısı nedeniyle gözaltına alınmasını şiddetle kınadı. Özel, bu konudaki görüşlerini sosyal medya hesabı üzerinden paylaştı.
Özgür Özel, konuya dair yaptığı açıklamada, “Dünya, gittikçe ‘Ben yaptım oldu’ diyen liderlerin çılgınlıkları neticesinde daha yaşanmaz bir hâle gelmektedir. Özellikle Rümeysa’nın yalnızca ifade özgürlüğünü kullanarak kaleme aldığı görüşlerinden dolayı gözaltına alınması kabul edilemez bir durumdur” şeklinde konuştu. Bu durum, Türkiye’de de benzeri olayların yaşandığına dikkat çeken Özel, “Rümeysa gibi, barışçıl gösterilerle iktidara karşı çıkan ve bunun sonucunda hukuksuz ve haksız olarak tutuklanan yüzlerce öğrenci bulunmakta” ifadelerini kullandı.
Özgür Özel, iktidara, Rümeysa’nın derhal serbest bırakılması ve eğitimine devam edebilmesi için ABD’deki Trump yönetimi nezdinde derhal girişimlerde bulunmasını talep etti. Ayrıca, Türkiye’nin dört bir yanında sadece demokrasi talep ettikleri için cezaevine gönderilen öğrencilerin de bir an önce serbest bırakılmasını istedi. “Bu vicdansızlığa artık bir son verin” diyen Özel, ifade özgürlüğünün önemine vurgu yaptı ve bu tür olayların önlenmesi gerektiğini dile getirdi.
Son dönemlerde ifade özgürlüğü konusunda tartışmaların arttığı bir dönemde, Rümeysa Öztürk’ün gözaltına alınması, akademik özgürlüğü ve düşünceyi ifade etme hakkını gözetmenin ne kadar kritik bir mesele olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Özgür Özel, ülke genelinde bu konudaki telaşı ve önlemleri gündeme getirerek, toplumda güçlü bir farkındalık oluşturmayı hedefliyor.
Sonuç olarak, Özgür Özel’in açıklamaları, hem yurtiçinde hem de yurtdışında ifade özgürlüğünün korunması yönünde atılacak adımların önemini ortaya koyarken, Türkiye’de öğrenci hareketlerinin ve protestolarının karşılaştığı baskıları da dikkatle hatırlatmaktadır. Bu tür olayların sorgulanması, demokrasinin güçlenmesi adına son derece hayati bir öneme sahiptir.