Selanik’in Neoi Epivates bölgesinde, bir yerel sakin, büyük bir tarihi öneme sahip olan başsız bir heykel buldu. İlgili kişi, 80 santimetre uzunluğundaki heykeli yetkililere teslim etti. Yerel polis, uzmanların yaptığı ilk incelemelere göre bu heykelin, Büyük İskender’in fetihlerinin ardından, sanat ve kültürel gelişim dönemine denk gelen milattan önce 320 ile 30 yılları arasında yapıldığını belirtti. Bu dönemin, Antik Yunan kültürü açısından son derece önemli bir zaman dilimi olduğu düşünülmektedir.
Heykel, Helenistik döneme ait olduğu tespit edilen bir eser olarak kayıtlara geçti. Analiz ve daha detaylı inceleme yapılması amacıyla uzman arkeologlara teslim edildi. Heykelin korunması ve daha derinlemesine incelenebilmesi için yerel antik eserler koruma kurumu tarafından muhafaza edileceği kaydedildi. Bu, heykelin kaybolmasına ve yok olmasına karşı önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Bunun yanı sıra, polis departmanı, heykelin kökeni ve kimin tarafından çöpe atıldığı konusunda bir soruşturma başlatıldığını duyurdu. Bu tür antik eserlerin, özellikle de tarihsel ve kültürel değeri olanların korunması ve değerlendirilmesi büyük bir önem taşımaktadır. Heykelin nerede ve nasıl bulunduğu, aynı zamanda bu işin arka planı hakkında daha fazla bilgi edinme çabaları da sürmektedir.
Heykelin, Helenistik dönemin özelliklerini yansıtan sanat eserleri arasında yer alması, bölgedeki arkeolojik çalışmaların önemini artırmaktadır. Bu durum, Selanik’in tarihi ve kültürel mirasının daha derinlemesine incelenmesine katkıda bulunacaktır. Ayrıca, gelecekte böyle önemli eserlerin korunabilmesi için topluma ve devlet kurumlarına düşen görevler de ön plana çıkmaktadır.
Sonuç olarak, Neoi Epivates’te bulunan başsız heykel, tarihsel önemi ve yaşadığı dönemi göz önünde bulundurduğumuzda dikkat çekici bir buluş olarak değerlendiriliyor. Polis ve arkeologların iş birliği ile bu ve benzeri eserlerin hem korunması hem de dönemin tarihine ışık tutacak araştırmalarla kamuoyuna sunulması büyük bir önem taşıyor. Tarihi eserlere karşı gösterilen bu ilgi, insanlığın kültürel birikiminin gelecek nesillere aktarılması için kritik bir rol oynamaktadır.
