İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, sızdırılan gizli belgelerin uluslararası basında yer bulmasına sert tepki gösterdi. Netanyahu, bu sızıntıların “şahsi itibarına zarar verme ve üzerinde siyasi baskı oluşturma amaçlı kasıtlı bir girişim” olduğunu öne sürdü. Başbakan, durumun ciddiyetini ve etkilerinin büyüklüğünü vurgulamak için sosyal medya platformu X üzerinden bir video yayınladı.
Netanyahu, sızdırılan belgeleri yayımlayan medya kuruluşlarına yönelik geniş kapsamlı bir soruşturma başlatılması gerektiğini belirtti. Bu belgelerin yayınlanmasının İsrail’in ulusal güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye attığını ve ülkenin dünya çapındaki imajına zarar verdiğini savundu. Bu tür sızıntıların, düşmanların eline geçecek çok değerli bilgiler sağladığını ifade eden Netanyahu, sızdırılan belgelerin kabinenin ve esir müzakerelerinde sorumlu ekibinin toplantılarını olumsuz etkilediğini belirtti.
‘HEDEF BENİM’
Belgelere dair görüşlerini paylaşan Netanyahu, bu sızıntıların kendisini hedef aldığını iddia etti. “Bu, üzerimde baskı oluşturmak için hazırlanmış bir planın parçasıdır,” diyerek durumu tanımladı. Bu ifadeleri, sızıntıların doğrudan kendisine yönelik bir saldırı olduğunu vurgulamak için kullandı.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan yardımcılarından Eliezer Feldstein’i savunan Netanyahu, Feldstein’in bir “vatansever” olduğunu ve İsrail’in güvenliğine zarar vermeyeceğini belirtti. “Feldstein, ulusal güvenliğimiz için çalışan bir kişidir,” diye ekledi. Feldstein’in toplantı kayıtlarını önceden değiştirdiğine dair iddialar öne sürülmüş ve belgelerin sızdırılmasında önemli bir rol oynadığı ifade edilmiştir.
BELGELER İSRAİL’DEN, İDDİALAR HAMAS’A
Yabancı basına sızdırılan belgeler, Alman Bild ve İngiltere merkezli The Jewish Chronicle gibi haber sitelerinde yayınlandı. Bild, Hamas’ın esir takası ve ateşkes görüşmelerini bir psikolojik harp taktiği olarak uzatmayı planladığını öne sürdü. Öte yandan, Jewish Chronicle ise Hamas lideri Yahya Sinvar’ın İsrailli esirleri Mısır üzerinden kaçırmayı planladığını iddia etti.
İsrail basını, bu olayın güvenlik teşkilatında büyük bir öfke yarattığını ve Netanyahu ile askeri yetkililer arasındaki gerginliği artıracağını bildirdi. Başbakanlık Ofisi’nden yapılan açıklamalarda ise, bu sızıntıların yabancı basına kasıtlı olarak servis edildiği iddialarının kesinlikle reddedildiği ifade edildi. Bu durum, Netanyahu’nun medya kuruluşlarını hedef alarak yaptığı güçlü açıklamalarla daha da belirginleşti.
Netanyahu, medya kuruluşlarının bu tür bilgilerin yayılmasına olanak tanıyarak İsrail’in ulusal güvenliğini tehlikeye atmayı sürdürdüğünü iddia etti. “Bu tür davranışlar, ülkemizi zayıflatmak isteyenlere cesaret veriyor,” diyerek, söz konusu belgelerin üzerindeki dikkatin artırılmasının ve sorumluların bulunmasının önemini vurguladı.
