Gündem

Medya AŞ Soruşturması Gündemi Sarsıyor!

İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, 3 Mart 2025 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma doğrultusunda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden biri olan Medya AŞ’ye müdahale etmiş ve buradaki bir çalışanının bilgisayarına el koyma kararı almıştır. Bu gelişme, İstanbul’daki medya imajı ve siyasi ilişkilerin nasıl şekillendiği konusunda önemli bir tartışma yaratmıştır.

Bu süreçte, iktidara yakınlığı ile bilinen sunucu Ersoy Dede, sosyal medya platformunda yaptığı bir paylaşımda, bazı gazetecilerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun PR’ını yapmak amacıyla açıkça para almakla suçlandığını öne sürdü. Dede, yargı sürecine dair endişelerini dile getirerek, “Bu konuda bakıldığında, benzer durumlar ile karşılaşan gazetecilerin, soruşturmaya konu olan bir gazetecinin pasaportu üzerinden konuyu sulandırma ve itibarsızlaştırma çabası içerisine girdiğini” ifade etti.

Ersoy Dede’nin bu açıklaması, sosyal medya kullanıcıları tarafından eleştirildi ve tartışmalara yol açtı. Murat Ongun, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı ve Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı, Dede’nin açıklamalarına sert bir şekilde karşılık verdi. Ongun, Ersoy Dede’nin çalıştığı Flash Haber TV’ye yasa dışı bahis operasyonuyla el konulduğuna dikkat çekerek, Dede’nin iddialarını sorguladı.

Ongun, Ersoy Dede’nin yorumlarına tepki göstererek, onu eleştirdi ve “Türkiye’de her şey olursun ama rezil olamazsın” ifadesini tekrar ederek, Dede’nin durumunu tiye aldı. Bu olay, Türkiye’de medya, siyaset ve adalet ilişkilerini yeniden gündeme getirirken, kamuoyunda da geniş yankı buldu.

Yasa dışı bahis operasyonlarının yanı sıra, medya kurumlarının bağımsızlığı ve gazetecilik etiklerine yönelik tartışmalar, Türkiye’de sıklıkla dile getirilen konular arasında yer almaktadır. Bu tür olaylar, yalnızca gazetecilerin değildir; aynı zamanda yerel yönetimlerin, siyasi partilerin ve toplumun geneli için de önemli bir boyut taşımaktadır. Dolayısıyla Medya AŞ’ye yapılan bu baskın ve ardından gelen açıklamalar, Türkiye’deki medya yapısına dair pek çok soru işareti yaratmıştır.

Sonuç olarak, İstanbul’da yaşanan bu olay ve özellikle sosyal medya platformlarında yaşanan tartışmalar, Türkiye’deki medya sisteminin dinamiklerini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Gazetecilerin bağımsızlığı, siyasi otoritelerin etkileri ve toplumun bilgilendirilmesi konuları, bireylerin ve kuruluşların üzerine düşünmesi gereken önemli meseleler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu