Libya’da Toplu Mezar Sayısı 73’e Yükseldi!

Libya’nın başkenti Trablus’ta, 2011 yılına ait bir toplu mezardan çıkarılan ceset sayısı 73’e ulaştı. Bu durum, ülkedeki iç savaşın getirdiği trajediyi bir kez daha gözler önüne serdi. Hükümete bağlı Kayıpları Arama ve Tespit Kurumu tarafından yapılan açıklamada, Tacura’nın Bi’r el-Esta bölgesinde yürütülen kazı ve arama çalışmalarının devam ettiği belirtildi.
Açıklamada, son 48 saat içinde toplu mezardan 27 ceset daha çıkarıldığı ifade edildi. Böylece, toplu mezardan çıkarılan toplam ceset sayısının 73 olarak güncellendiği vurgulandı. Kayıpları Arama ve Tespit Kurumu 1 Kasım 2024 tarihinde yaptığı bir önceki açıklamada, Bi’r el-Esta bölgesindeki mezardan 46 cesedin çıkarıldığını aktarmıştı.
Bu durum, 2011 yılında Libya’da patlak veren iç savaşın karanlık izlerini bir kez daha ortaya koyuyor. Tunus’ta başlayan ve Arap coğrafyasının birçok yerinde yankı bulan Arap Baharı, Şubat 2011’de Libya’ya da sıçramış ve o dönemde ülkeyi yaklaşık 42 yıl boyunca yöneten Muammer Kaddafi yönetimi, göstericilere ateş açarak ilk tepkiyi vermişti.
Bingazi ve başkent Trablus’taki olaylar sırasında pek çok sivil hayatını kaybetmiş, bu durum ülkede kaosun artmasına neden olmuştur. Kaddafi, Trablus’u terk ederek memleketine, yani Sirte’ye kaçmadan önce rejim güçleri ile muhalifler arasında yoğun çatışmalar yaşanmıştı. Bu çatışmalar, Libya’nın toplumsal yapısını ve siyasi dengesini köklü bir şekilde değiştirdi.
İç savaşın ardından Libya’da birçok insan kayboldu ve toplu mezarların ortaya çıkması, ülkede yaşanan trajedinin vahametini göstermektedir. Özellikle Bi’r el-Esta bölgesinde yürütülen arama çalışmaları, kaybolan insanların akıbetini öğrenmek ve adalet arayışını devam ettirmek açısından büyük önem taşımaktadır. Toplu mezarlardan çıkarılan cesetler, kayıpların ailelerine bir nebze de olsa teselli sağlayacakken, aynı zamanda işlenen insanlık suçlarının belgelerini de ortaya koymaktadır.
Libya’daki bu gelişmeler, uluslararası toplumu da harekete geçirmekte ve bölgedeki insan hakları ihlalleri üzerine daha fazla farkındalık yaratma çabalarını desteklemektedir. Kayıpların bulunması ve adaletin sağlanması, Libya’nın yeniden inşası açısından kritik bir önem taşımaktadır. Geçmişte yaşananlardan ders çıkarılmadığı sürece, bu tür trajedilerin tekrar etmemesi ise mümkün görünmemektedir.