Ekrem İmamoğlu, İstanbul’da yer alan İstanbul Planlama Ajansı (İPA) kampüsünde düzenlenen Kanal İstanbul Süreci bilgilendirme toplantısının açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Toplantının öğleye kadar sürmesi beklenirken İmamoğlu, daha sonra hayatını kaybeden sanatçı Ferdi Tayfur‘un cenazesine katılacağını belirtti. İmamoğlu, açılış konuşmasında önemli mesajlar verdi.
”Başından beri arayışımız bir ortak akıl arayışıydı”
İmamoğlu, konuşmasında uzmanların ve akademisyenlerin görüşlerinin tehditlerin boyutunu ele aldığını ve daha önce yapılan çalışmalarda kamuoyuna ve karar vericilere sunulduğunu ifade etti. İstanbul’daki pek çok değerli dostunun bu konuda mücadele verdiğini vurgulayan İmamoğlu, bu konuda bir ortak akıl arayışı içinde olduklarını, ancak ne yazık ki bu hedefe ulaşamadıklarını söyledi. 2019 yılında depremle mücadele ve afetlerle ilgili bir çalışma başlattıklarını, fakat davet edilen yöneticilerin katılım sağlamadığını belirtti. Özellikle Kanal İstanbul ile ilgili çalışmalarında da benzer bir durumla karşılaştıklarını, olumlu görüş veren bilim insanlarına davet ulaştırdıklarını fakat hiçbir geri dönüş almadıklarını ifade etti.
”Yalan söyleyerek oy devşirme çabasının bu kadar pervasızca yapıldığı bir konu çok az vardır”
İmamoğlu, sözlerine devam ederek, bu süreçte gizli kapılar arkasında yürütülen çalışmaların hem İstanbul’un hem de Türkiye’nin geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti. 2019’dan bu yana Kanal İstanbul ile ilgili yaptıkları bilgilendirme çalışmalarının engellendiğini, polis tarafından panolar ve bildirilerin söküldüğünü kaydetti. Son genel seçimde bu konunun unutulduğunu, rakiplerinin bu konuda bir kelime bile sarf etmediğini belirten İmamoğlu, devlet adına görev yapan kişilerin yalan söyleyerek oy devşirmeye gayret ettiğini vurguladı. İşin içerisindeki derin sebeplerin araştırılması gerektiğine dikkat çekti.
”Bence kanal meselesi İstanbul ve Türkiye için bir beka meselesidir”
İmamoğlu, Kanal İstanbul’un siyasiler arasında bir mevzu değil, İstanbul ve Türkiye için bir beka meselesi olduğunu ifade etti. 2019’daki seçimlerde İstanbul’un muhafızı olmasalardı, şehrin büyük bir tehlikeye maruz kalabileceğini vurguladı. Özellikle buradaki tarım alanlarının ve ormanların tehlikeye atılacağını, böyle bir durumun İstanbul için büyük bir sıkıntı yaratacağını söyledi. Toplantının siyaset ötesi bir nitelikte olduğunu ve kutuplaşmadan uzak bir şekilde, bu konuda nasıl bir mücadele yürütüleceği hakkında fikir alışverişi yapılması gerektiğini belirtti.
”Tehdidin boyutu oldukça yüksektir”
İmamoğlu, tehditlerin büyüklüğüne dikkat çekerek, bu konunun nasıl ele alınması gerektiği hakkında danışmanlık ve öneriler almak istediklerini ifade etti. İstanbul’un Şehr-i Emini olarak bu kentteki tehditten koruma gayretlerini ortak bir anlayışla sürdüreceklerini belirten İmamoğlu, toplantının esas amacının bu olduğuna vurgu yaptı. Bugünkü buluşmanın verimli geçmesini, çıkan sonuçların hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi amacıyla takip altına alınacağını sözlerine ekledi. Ayrıca, toplantının devamında alınan öneriler ve sunumların ardından yapılacak eylem planının da kamuoyuyla paylaşılacağını açıkladı.
