Lavrov: ABD Enerji Altyapısına Terör Desteği Veriyor

2024 yılı itibarıyla, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin Rusya’nın enerji altyapısına yönelik tutumunu sert bir dille eleştirdi. Lavrov, ABD’nin, Rus enerji projelerine yönelik “terör saldırılarına onay verdiğini” ifade etti. Özellikle Türk Akımı doğalgaz boru hattının devre dışı bırakılması için planlar yapıldığını vurgulayan Lavrov, bu durumun hem enerji güvenliği hem de uluslararası ilişkiler açısından tehlikeli olduğunu belirtti.
Bakan Lavrov, ABD’nin yalnızca enerji alanında değil, diğer birçok sektörde de rakip istemediğini dile getirerek, “Amerika Birleşik Devletleri, hiçbir alanda rakip istemiyor. Enerji dahil olmak üzere, düşünmeden her alanda terör faaliyetlerine onay veriyor.” şeklinde konuştu. Bu sözler, Washington’un uluslararası enerji pazarındaki rekabeti soğutma çabalarının bir yansıması olarak değerlendirildi. Lavrov, Ukrayna’nın da bu bağlamda ABD’nin yönlendirmeleri doğrultusunda hareket ettiğini, Kuzey Akım hattına yönelik saldırıların ardından şimdi de Türk Akımı’nın devre dışı bırakılmasına çalışıldığını ifade etti.
Rus Dışişleri Bakanı, uluslararası arenada adil rekabet yerine düşmanca taktiklerin ön plana çıktığını belirtti. ABD ve müttefiklerinin Rusya ve Çin gibi ülkelerine karşı uyguladığı yaptırım politikalarını “tehlikeli yaklaşım” olarak nitelendiren Lavrov, bu durumun uluslararası ilişkilerdeki etik değerleri aşındırdığını savundu. Lavrov, “Bu saldırgan politika, uluslararası arenada adaletin yerine güç kullanımını koyarak, herhangi bir etik ilkeye bağlı kalmaksızın düşmanca eylemleri mümkün kılıyor,” dedi. Bu açıklamalar, Rusya’nın uluslararası politika üzerindeki kaygılarını ve stratejik hedeflerini de gözler önüne serdi.
Sonuç olarak, Sergey Lavrov’un açıklamaları, Rusya’nın mevcut uluslararası ortamda karşılaştığı tehditleri ve ABD’nin bu bağlamdaki politikalarını sergiliyor. Rusya’nın enerji stratejileri üzerinde kurulan baskıların artırılmasına yönelik endişeleri, Lavrov’un bu tür çıkışlar yapmasına neden oluyor. Aynı zamanda, bu tür politikaların uygulandığı bir atmosferde, ülkeler arası ilişkilerin daha da gerginleşmesi bekleniyor. Rusya’nın karşı karşıya olduğu zorluklar, yalnızca enerji sektöründe değil, aynı zamanda stratejik bütünlük açısından da önemli bir konumda duruyor.