Hamas, Cuma günü yaptığı bir açıklamada, İsrail ile yapılan rehine takası anlaşması çerçevesinde teslim edilen cenazenin yanlış kimliklendirilmiş olabileceğini duyurdu ve bu durumu araştıracaklarını bildirdi. Başbakan Binyamin Netanyahu ise, rehinelerden biri olan Şiri Bibas’ın naaşının teslim edilmemesi durumunda misilleme yapma tehdidinde bulundu. Hamas, Perşembe günü yaptığı açıklamada Bibas ile birlikte iki çocuğu Kfir ve Ariel’in yanı sıra dördüncü bir rehinenin cenazesini de teslim etme taahhüdünde bulunmuştu.
Ancak İsrailli uzmanlar, teslim edilen dört bedenden birinin kimliği belirlenemeyen bir kadına ait olduğunu ve bunun Bibas’a ait olmadığını ifade ettiler. Bu durum, rehine takası sürecinin karmaşık yapısını ve öngörülemezliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Hamas yetkilisi Basem Naim, “İsrail bombardımanları rehinelerin ve Filistinlilerin naaşlarını birbirine karıştırdı, bu yüzden talihsiz hatalar olabilir” şeklinde bir açıklama yaparak, sürecin zorlayıcı koşullarına vurgu yaptı.
Hamas, İsrail’in iddialarını araştıracağını ve sonuçlarını kamuoyuna açıkladıktan sonra daha kapsamlı bir yanıt vereceklerini belirtti. Öte yandan, Perşembe günü gerçekleşen cenazelerin sahnelenerek teslim edilmesi, İsrail’de büyük bir tepkiye neden oldu. Netanyahu, Hamas’ı bu durumu “acımasızca ve kötü niyetle ihlal ettiğini” söyleyerek suçladı.
‘BEDELİNİ ÖDEYECEKLER’
Rehinenin yanlış kimliklendirilmesi hakkında konuşan Netanyahu, Şiri’yi ve diğer rehineleri geri getirmek için kararlılıkla hareket edeceklerini ifade etti. “Hamas bunun bedelini tam olarak ödeyecek” dedi. Bu açıklama, Netanyahu’nun, olayın ardından ne kadar sert bir tutum sergilediğini ortaya koymaktadır. Hamas daha önce, Kasım 2023 tarihinde Bibas ve çocuklarının İsrail hava saldırısı sonucu öldüğünü açıklamıştı. Bununla birlikte, İsrail ordusu, Bibas kardeşlerin naaşları üzerinde yapılan adli tıp incelemesi sonucunda, çocukların kasten öldürüldüğünü iddia etti.
Netanyahu, İsrail’in nasıl bir yanıt vereceğine dair detay vermedi. Ancak bu olay, geçtiğimiz ay ABD’nin desteği ve Katar ile Mısır’ın arabuluculuğuyla sağlanan ateşkesin ne kadar kırılgan olduğunu tekrar gözler önüne serdi. Tüm bu gelişmeler, taraflar arasındaki gerginliğin arttığını ve müzakere süreçlerinin sekteye uğrayabileceğini gösteriyor.
Hamas, Cumartesi günü altı canlı rehineyi serbest bırakacağını duyurdu. Bunun karşılığında ise 602 Filistinli mahkumun serbest bırakılmasını talep etti. Aynı zamanda, ateşkesin ikinci aşaması için müzakerelerin başlaması bekleniyor. Bu durum, her iki tarafın da birbirlerine karşı attıkları adımların ve verdiği vaatlerin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymakla kalmıyor, aynı zamanda filizlenen umutların da bir o kadar kırılgan olduğunu gösteriyor.
