Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelindeki konut satışları, ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %76,1 oranında hızlı bir artış göstermiştir. Bu önemli artış, gayrimenkul piyasasında dikkat çekici bir iyileşmenin habercisi olmuştur.
Söz konusu veriler, konut satışlarının üst üste dört ay boyunca 2024 zirvesini yenilemesiyle beraber, kirada uygulanan %25’lik zam sınırının kaldırılması ve altın fiyatlarındaki yüksek artışın da katkısıyla nakit alıcıların işin içine girmesiyle ilgili olduğu belirtilmektedir. Yani, ekonomik koşulların ve piyasa dinamiklerinin konut satışlarını artırdığı gözlemlenmektedir.
Geçtiğimiz ay, toplam 165 bin 138 konut satışı gerçekleştirilirken, bu satışların %12,8’inin ipotekli satışlardan oluştuğu kaydedilmiştir. Gayrimenkul Değerlendirme Uzmanı Ahmet Büyükduman, Bloomberg’e yaptığı açıklamada, “Fiyat-kira oranları iyileştikçe alıcılar geri dönüyor,” şeklinde ifade etmiştir. Bununla birlikte, talebin 4 milyon liraya kadar olan mülkler için güçlü olduğunu, buna karşın lüks evlerin, daha cazip mevduat oranları sebebiyle daha az ilgi gördüğünü belirtmiştir.
ALTIN BAZLI KONUT FİYATLARI 6 YILLIK ORTALAMAYA GERİ DÖNDÜ
Türk halkı için geleneksel bir tasarruf aracı olan altının yükselen fiyatları, konut piyasasında bir canlanma etkisi yaratmıştır. Altın fiyatlarının geçen yıl dolar karşısında %40’a varan bir artış göstermesi, ev satın almak isteyenlerin birikimlerini nakde çevirmelerine yardımcı olmuştur. Diğer yandan, altın bazlı konut fiyatlarının altı yıllık ortalamasına dönmesi, ev almak isteyenler için konutların daha uygun hale gelmesini sağlamıştır.
İstanbul Kapalıçarşı’da altın ticareti yapan Mehmet Ali Yıldırım Türk, “Yıllardır altın tutan pek çok müşterimizin ev almak için altınlarını sattığını görüyoruz. Altın fiyatlarındaki yükseliş onlara mükemmel bir fırsat verdi,” şeklinde yorum yaparak, bu durumu doğrulamıştır.
ENFLASYONU KONTROL ALTINA ALMA ÇABALARINA KET VURABİLİR
Konut satışlarındaki bu artışın, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın ekim ayında %48,6 olarak kaydedilen enflasyonu kontrol altına alma çabalarını daha da zorlaştırabileceği belirtiliyor. Merkez Bankası, iç talebin soğuyarak enflasyonist baskıları hafifleteceğini umarak, politika faizini 7 aydır %50 seviyesinde tutmaktadır.
Geçtiğimiz hafta, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, yavaşlayan iç talep ve hizmet enflasyonundaki iyileşmelerin geleceği hakkında olumlu bir görüş bildirmiştir. Kira fiyatlarının dördüncü çeyrekte düşmesi beklentisi ile ilgili olarak da, bu durumun enflasyon üzerindeki etkileri değerlendirilmektedir.
