Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Dilek Yılmaz, kış sezonunun başlamasıyla birlikte daha sık görülen RSV (Respiratuar Sinsityal Virüs) ile ilgili önemli bilgiler paylaşmıştır. RSV’nin bebeklerde solunum yolu enfeksiyonları arasında en yaygın nedenlerden biri olduğu, özellikle de alt solunum yolu enfeksiyonlarının neredeyse yüzde 90’ından sorumlu olduğu belirtilmiştir. Bu bağlamda, Prof. Dr. Yılmaz, RSV’nin bebeklerin yaklaşık yüzde 90’ını etkileyerek önemli sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade etmiştir.
RSV’nin Etkisi ve Ölümcül Sonuçları
Prof. Dr. Yılmaz, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine dayanarak, RSV’nin çocuklardaki akut solunum yolu enfeksiyonlarının yüzde 60’ından ve 1 yaşın altındaki bebeklerde ise yüzde 80’inden sorumlu olduğunu vurgulamıştır. İki yaşına kadar çocukların neredeyse tamamının en az bir kez RSV enfeksiyonu geçirdiği, bu durumun ilerleyen dönemlerde tekrarlayan kronik akciğer hastalığı riskini artırdığı da belirtilmiştir. Yapılan bazı çalışmalar, şiddetli RSV enfeksiyonlarının ilerleyen çocukluk döneminde astım gelişimiyle bağlantılı olduğunu göstermektedir.
RSV’nin dünya genelinde bebekler ve küçük çocuklar arasında önemli bir ölüm nedeni olmaya devam ettiğini söyleyen Prof. Dr. Yılmaz, RSV’ye karşı kesin bir tedavi bulunmadığı için bu virüsün neden olduğu alt solunum yolu enfeksiyonlarının zaman zaman ölümle sonuçlanabileceğine de dikkat çekmiştir.
RSV’nin Belirtileri ve Diğer Virüslerle Karşılaştırılması
RSV’nin belirtilerinin diğer solunum yolu virüsleriyle benzerlik göstermesi, yanlış tanılara sebep olabilmektedir. RSV enfeksiyonu belirtileri arasında burun akıntısı, burun tıkanıklığı, öksürük, ateş, iştahsızlık, hırıltı ve nefes alma güçlüğü yer alır. Özellikle küçük bebeklerde huzursuzluk ve beslenme sorunları da sıkça görülebilmektedir. RSV, kış mevsiminde daha fazla görülen mevsimsel bir virüs olup, kuzey yarımkürede genellikle eylül ayı itibarıyla enfeksiyonlar baş göstermektedir. Ancak, iklim değişikliği ve Covid-19 pandemisinin etkileriyle bu enfeksiyonlar son yıllarda daha erken dönemlerde de gözlemlenmektedir.
RSV’nin yanı sıra influenza ve Covid-19 gibi virüslerin de benzer belirtilere yol açtığı için, hangisinin etken olduğunu belirleyen testler uygulamak gerekebilir. Bazı hastalar birden fazla solunum yolu virüsüyle enfekte olabilmektedir, bu da hastalığın şiddetini artırabilir.
RSV’nin Bulaşma Yolu ve Korunma Önlemleri
RSV, son derece bulaşıcı bir hastalık olduğundan, burun akıntısı, ateş ve öksürük gibi belirtileri olan bebeklerin, çocukların ve yetişkinlerin diğer insanlardan temasını kısıtlamak önemlidir. Prof. Dr. Yılmaz, RSV’nin öpüşme, bardak veya çatal-kaşık paylaşımı gibi yakın temas ile kolayca bulaştığını belirtmiştir. Yıkanmamış ellerde RSV’nin 30 dakika veya daha fazla süre hayatta kalabileceği için el hijyeni çok önemlidir. Son yıllarda, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa gibi birçok ülkede, bebekleri korumak için RSV’ye karşı antikor uygulamaları ve aşılamalar yapılmaktadır. Ülkemizde ise yüksek risk taşıyan bebekler için ruhsatlı antikor bulunmaktadır.
Ebeveynlerde Farkındalık Artmalı
Prof. Dr. Dilek Yılmaz, bebek ve çocuklardaki alt solunum yolu enfeksiyonlarının ciddiyetine dikkat çekerek, yakınmaları bulunan çocukların mutlaka bir hekim tarafından değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ebeveynlerin RSV konusunda bilgilendirilmesi, bu virüsün potansiyel tehlikeleri hakkında farkındalık yaratmak açısından büyük
