Araştırmacılar, nüfus tahminlerinde yaygın olarak kullanılan kareleme (grid) sisteminin, özellikle kırsal kesimlerde büyük yanlış hesaplamalara yol açtığını belirtiyor. Bu sistem, dünya yüzeyini karelere bölerek nüfus yoğunluğunu yerel nüfus sayımı verilerine göre hesaplıyor. Ancak, bu verilerin büyük ölçüde kent merkezlerine göre kalibre edilmesi kırsal bölgelerde ciddi hata paylarına neden oluyor.
Mevcut verilere göre dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 43’ü kırsal bölgelerde yaşıyor ve toplam nüfusun 8 milyar civarında olduğu tahmin ediliyor. Fakat yapılan araştırmalara göre, kırsal kesimde yaşayan milyonlarca insan bu hesaplamalara dâhil edilmiyor olabilir. Bu durum, hem kırsal alanlardaki gerçek nüfus dinamiklerini anlamayı zorlaştırmakta, hem de kaynak dağılımı ve hizmetlerin sunulmasında ciddi adaletsizliklere yol açmaktadır.
KIRSAL NÜFUS YÜZDE 84 EKSİK HESAPLANMIŞ OLABİLİR
Çalışmayı yürüten çevre mühendisi Josias Lang-Ritter, “Çalışmamız küresel nüfus verilerinde kırsal kesimde yaşayan önemli bir nüfusun eksik olduğunu gösteren ilk bilimsel kanıtları sunuyor” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, kırsal nüfusun yetersiz hesaplanmasının sonuçlarının oldukça dikkat çekici olduğunu göstermektedir.
Araştırmada 1975-2010 yılları arasındaki nüfus verileri analiz edildi ve baraj inşaatları nedeniyle meydana gelen nüfus hareketleri detaylı bir şekilde incelendi. Ekip, 35 ülkedeki 300’den fazla baraj projesini mercek altına alarak, bu projeler nedeniyle yer değiştiren nüfusun, resmi verilere göre hesaplanan kırsal nüfustan çok daha yüksek olduğunu tespit etti. Dolayısıyla, bu gibi büyük yer değiştirme olayları, mevcut nüfus verilerinin yetersizliğini daha da gözler önüne seriyor.
Araştırmacılara göre bu farkın temel sebebi, kırsal bölgelerde yeterli verinin bulunmamasıdır. Kentlerde ayrıntılı nüfus sayımları, sağlık verileri ve altyapı bilgileri mevcutken, kırsal kesimlerde bu tür veriler oldukça sınırlı kalmaktadır. Bu durum, kırsal alanların gereksinimlerinin yeterince anlaşılmamasına ve dolayısıyla hizmetlerin de yeterince sağlanamamasına yol açmaktadır.
SONUÇLAR TARTIŞMA YARATTI
Araştırmanın sonuçları bilim dünyasında çeşitli tartışmalara yol açtı. Bazı uzmanlar, son yıllarda uydu görüntüleme ve veri toplama yöntemlerindeki gelişmelerin bu tür hataları büyük ölçüde azalttığını savunuyor. Ancak buna rağmen, kırsal nüfusun azımsanması durumu, dünya nüfusunun yüz milyonlarca kişi daha fazla olabileceği anlamına geliyor. Bu da, kırsal toplulukların görmezden gelinmesinin ne denli büyük bir sorun olduğunu ortaya koyuyor.
Lang-Ritter, “Kırsal topluluklara eşit hizmet ve kaynak sağlanabilmesi için nüfus haritalarının geçmişte ve gelecekte nasıl kullanılması gerektiğini ciddi şekilde tartışmalıyız” diyerek bu konunun önemine vurgu yaptı. Çalışma, bilimsel bir referans niteliği taşıyarak, nüfus ölçüm yöntemlerinin gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Bulunan sonuçlar, Nature Communications dergisinde yayımlandı ve bu önemli bulgular, kamu politikalarının ve planlamalarının yeniden değerlendirilmesine yol açabilir.
