2023 yılı itibarıyla, Bahreyn, Mısır, Irak, Lübnan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan ve Ürdün gibi Orta Doğu ülkelerini temsil eden bakanlar, bölgedeki gerginlikler ve askeri hareketlilik hakkında önemli bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantı, Ürdün’ün Akabe kentinde düzenlendi ve burada, İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından Suriye ile sınırındaki bölgelerde gerçekleştirilen sızma girişimleri kınandı.
Ürdün Dışişleri Bakanlığı, bu toplantının ardından resmi bir bildiri yayımladı. Bildiride, “İsrail güçlerinin Suriye sınırındaki yerleşimlerden, Hermon Dağı, El Kuneytra ve Şam vilayetlerindeki bazı bölgelere sızmasını kınıyoruz. Bu durum, uluslararası hukuku ve 1974 yılında Suriye ile İsrail arasında imzalanan kuvvetlerin ayrılması anlaşmasını ihlal eden acımasız bir işgaldir” şeklinde ifadeler yer aldı. Ayrıca, bakanlar, İsrail birliklerinin derhal geri çekilmesini talep ettiklerini belirttiler.
Orta Doğu’daki bu toplantı, uluslararası ilişkilerdeki gerginliklerin ve askeri çatışmaların arttığı bir dönemde gerçekleşti. İsrail’in sınır bölgesindeki askeri hareketleri, sadece komşu Suriye için değil, aynı zamanda tüm bölge için önemli bir tehdit olarak algılanmakta. Toplantıda, bakanların ortak bir dil kullanarak bu tür askeri müdahaleleri kınaması, bölgesel işbirliği ve dayanışmanın güçlendirilmesi adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.
İsrail’in Suriye’deki askeri varlığına yönelik bu tür eleştiriler, yıllardır süregelen bir tartışmayı da alevlendirmiş oldu. 1974 tarihli kuvvetlerin ayrılması anlaşması, iki ülke arasında bir tür ateşkes sağlamak amacıyla imzalanmıştı. Ancak son zamanlarda, özellikle İsrail’in gerçekleştirdiği hava saldırları ve sınırda yapılan askeri hareketlilikler bu anlaşmanın ihlal edildiği yönündeki iddiaları güçlendirdi.
Bölgedeki bu tür gelişmeler, yalnızca yerel halk için değil, aynı zamanda uluslararası toplum için de ciddi endişelere yol açmakta. Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlar, bu tür askeri saldırıların sonuçlarından dolayı uzman görüşleri ve raporları ile durumu yakından takip etmektedir. Toplantının ardından yapılan bu kınama, uluslararası alanda ses getiren bir adım olarak kaydedildi. Taraflar, bölgesel barışın sağlanması ve istikrarın tesis edilmesi amacıyla bu tür askeri müdahalelerin sona ermesini talep ediyorlar.
Sonuç olarak, Akabe’de gerçekleştirilen bakanlar toplantısı, bölgedeki ülkelerin ortak çıkarlar etrafında birleştiğini ve askeri hareketliliğe karşı çıkan bir tutum sergilediklerini gösteriyor. Bu, Orta Doğu’daki karmaşık ilişkiler ve çatışmalara dair yeni bir perspektif sunuyor ve uluslararası kamuoyunun dikkatini çekiyor. Ortadoğu’da barışın sağlanması için çabaların artırılması, bu tür toplantılarda ele alınan önemli bir konu olmaya devam edecektir.
