Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in işgal altındaki Golan Tepeleri‘nde yerleşimini genişletme yönündeki kararına dair önemli bir açıklama yaptı. Bakanlığın yayımladığı yazılı bildiride, “Söz konusu karar, İsrail’in işgal yoluyla sınırlarını büyütme hedefinin yeni bir aşamasıdır” ifadeleri dikkat çekti. Bu satırlarla, uluslararası hukuk açısından tartışmalı bir durumda bulunulan Golan Tepeleri’nde atılan adımların tehlikesine vurgu yapıldı.
Israil’in bu kararının şiddetle kınandığı resmi açıklamada, Golan Tepeleri’ndeki yasa dışı yerleşimlerin genişletilmesi konusundaki endişeler dile getirildi. 1967 yılından bu yana işgal altında tutulan bu bölgedeki yerleşimlerin artmasının, mevcut durumun daha da karmaşık hale gelmesine yol açacağı belirtildi. Bu bağlamda, açıklamada, “İsrail’in, 1967 yılından bu yana işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri’nde yasa dışı yerleşimleri genişletme kararı almasını şiddetle kınıyoruz.” ifadesine yer verildi.
Ayrıca, İsrail’in bu eyleminin 1974 Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması’nın ihlaline yol açtığına dikkat çekilerek, İsrail ile Suriye arasındaki ayrıştırma bölgesine müdahale edilmesinin durumun ciddiyetini artırdığı ifade edildi. Mücavir bölgelerde yaşanan ilerlemeler ve Suriye’ye yönelik hava saldırılarının da eklenmesiyle birlikte, ortaya çıkan durumun son derece kaygı verici olduğu vurgulandı. Bu bağlamda, uluslararası topluma düşen sorumlulukların olduğunu belirtmek gerek.
İsrail’in uygulamakta olduğu bu yasadışı eylemler, Suriye’deki barış ve istikrar çabalarına ciddi şekilde zarar vermekte olup, bölgedeki gerginliği artırma potansiyeline sahiptir. Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, “Uluslararası toplum, İsrail’e gerekli tepkiyi göstermeli ve Netanyahu hükümetinin yasadışı faaliyetlerinin sona ermesini sağlamalıdır.” çağrısında bulunuldu. Bu durum, bölgedeki barışın sağlanması adına büyük önem taşıyan bir mesele olduğunun altını çizmektedir.
Bunun yanı sıra, İsrail Hükümeti’nin hafta sonu Golan Tepeleri’nde nüfusu iki katına çıkarma planını onayladığı bilgisi, durumun ne denli ciddiyet arz ettiğini ortaya koyuyor. Bu belgeler, Türkiye gibi ülkelerin benzer tepkiler vermesine sebep olmakta ve uluslararası platformda çeşitli tartışmalara zemin hazırlamaktadır.
Kaynak: ANKA
