Ülkemizin doğu kesimlerinden biri olan Diyarbakır’da, 2024 yılının Kasım ayında meydana gelen trajik bir olay, toplumda büyük bir etki yarattı. 8 yaşındaki Narin Güran, 19 gün boyunca kaybolduktan sonra Eğertutmaz Deresi kenarında cansız bedeniyle bulundu. Bu olay, sadece aileyi değil, tüm Diyarbakır halkını derinden sarstı. Narin’in ölümünden sorumlu tutulan sanıklar, ilk duruşma için 2024’ün kasım ayında Diyarbakır Adliyesi’ne getirildi.
Duruşmada, tutuklu sanıklar arasında Narin’in amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran’ın yanı sıra, Narin’in cesedini taşıdığı iddia edilen komşuları Nevzat Bahtiyar da yer aldı. Bu sanıkların duruşmada mahkeme önüne çıkması, davanın ciddiyetini ve toplumda yarattığı etkiyi bir kez daha gözler önüne serdi. Çocuk cinayetleri ve kaybolma vakaları, ülkemizde uzun zamandır gündemden düşmeyen önemli bir konu haline gelmiş durumda. Bu algı, güvenlik güçlerinin ve yargının bu tür olayların önüne geçme çabalarını daha da artırmaktadır.
Diyarbakır Adliyesi’nde yapılacak olan duruşma, 09.00’da başlayacak. Bu süreçte, Narin’in ailesinin, özellikle annesinin yaşadığı acı ve kaybın yanı sıra, yaşanan bu olayın getirdiği toplumsal duyarlılığın da ön plana çıkması bekleniyor. Yerel halk, Narin’in cinayetini gerçekleştirenlerin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ederken, adaletin yerini bulup bulmayacağı ise duruşmanın seyrine bağlı olarak ilerleyen günlerde netlik kazanacak.
Tüm bu gelişmeler, halkın adalet sistemine olan güvenini sorgulamasına ve çocukların güvenliği konusundaki kaygıların derinleşmesine neden oluyor. Ülkemizde çocuk cinayetleri ve kaybolma olayları çok sayıda aile için bir kabus haline dönüşmüş durumda. Yetkililerin bu konuda alacağı önlemler, yalnızca Narin gibi masum çocukların değil, tüm çocukların güvenliği açısından büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, Narin Güran’ın cinayeti, sadece bir bireyin değil, tüm toplumun ortak bir travması haline gelmiştir. Herkes, adaletin tecelli etmesini ve bu tür olayların bir daha yaşanmamasını istemektedir. Duruşma süreci, Narin’in anısına sahip çıkmak ve onun gibi çocukların geleceği için bir dönüm noktası olabilir.
