İmamoğlu’na Destek Veren Bilirkişi Hedef Gösterildi!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ekrem İmamoğlu hakkında önemli bir açıklama yaptı. Başsavcılık, İmamoğlu’na yönelik yürütülen bir dizi soruşturma çerçevesinde, kamu davalarında görevli bilirkişi kişilerden birinin alenen hedef gösterildiğini belirtti. Bu durumun, ilgili bilirkişinin, soruşturma şüphelileri lehine sonuç doğuracak şekilde etkilenme çabası içerisinde olduğuna dair tespitler yapıldığı ifade edildi. Başsavcılık, bu konudaki gelişmelerin tehlikeli boyutlara ulaşması nedeniyle hemen resen soruşturma başlatıldığını kamuoyuna duyurdu.
Başsavcılık ayrıca, yazılı ve görsel medyada bu tür söylemlerde bulunan kişi ve kurumlardan bir kısmı için de gerekli tespitlerin yapılması talimatını verdi. Bunun yanında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne de bu konu ile ilgili soruşturma başlatılması için yönlendirmelerde bulunuldu. Bu, basın mensuplarının ve medya kuruluşlarının bilirkişilere yönelik baskı ve etkilerinin sorgulanması açısından dikkat çekici bir adım olarak öne çıkıyor.
Konuyla ilgili gelişmelerin en çarpıcısı ise Halk TV yayınında yaşandı. İlgili yayında, bir bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin izinsiz olarak kayda alındığı ve ardından yayınlandığı ortaya çıktı. Bu durum, yargılama sürecinde tarafların tarafsızlığını tehdit edebilir ve özellikle bilirkişilerin işlevselliğini olumsuz etkileyebilir.
Yaşanan bu olayla birlikte, Barış Pehlivan ve Halk TV’nin ilgili sunucusu ile diğer yetkilileri hakkında, “Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması” ve “Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs” suçları kapsamında soruşturma başlatıldığı bilgisi verildi. Bu soruşturma, medyada yaşanan tarafsızlık ve gazetecilik etiği konularında da önemli bir tartışma yaratma potansiyeline sahip. Ülke genelinde adaletin sağlanması adına atılan bu adım, basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı açısından tartışmalara yol açabilir.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu süreçte attığı adımlar, adalete olan güveni yeniden sağlamaya yönelik bir çaba olarak değerlendiriliyor. Özellikle, yargı süreçlerinde bilirkişilerin rolü ve medyanın bu süreçteki etkileri üzerine düşünülmesi gereken birçok husus var. Bu durum, Türkiye’deki yargı sisteminin mevcut durumu hakkında endişe yaratan bir tablo çizerken, tartışmaların ve incelemelerin kamuoyunda sürmesi bekleniyor.