İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş ile bir görüşme gerçekleştirecek. Bu önemli görüşme, 8 Kasım 2024 tarihinde, saat 17.30’da TİP İstanbul İl Örgütü’nde gerçekleştirilecek. İmamoğlu’nun bu randevusu, siyasi gündemde kayyum atamaları üzerine bir dizi görüşmelerinin parçası olarak dikkat çekiyor.
Görüşme öncesinde, Ekrem İmamoğlu’nun uğraştığı gündem maddelerinden biri, Esenyurt Belediyesi’ne atanan kayyumdur. Bununla birlikte, DEM Partisi’ne bağlı Mardin, Batman ve Halfeti Belediyeleri’ne de kayyum atanması, İmamoğlu’nun Mısır programını yarım bırakmasına sebep oldu. Hemen Türkiye’ye dönen İmamoğlu, kamuoyunu bilgilendirmek ve kayyum atamalarına karşı duruşunu ortaya koymak amacıyla siyasi parti liderleriyle bir araya gelme kararı aldı.
İmamoğlu, bu bağlamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) temsil edilen tüm siyasi partilerin liderlerinden randevu talep etti. Çarşamba günü gerçekleştirdiği görüşmelerde Özgür Özel (CHP), Temel Karamollaoğlu (Saadet Partisi), Müsavat Dervişoğlu (İYİ Parti), Ahmet Davutoğlu (Gelecek Partisi), Ali Babacan (DEVA Partisi) ve Ümit Özdağ (Zafer Partisi) gibi önemli isimlerle bir araya geldi. Bu görüşmeler, İmamoğlu’nun kayyum atamaları konusundaki endişelerini ve itirazlarını dile getirmek için önemli bir zemin oluşturdu.
Ancak İmamoğlu’nun randevu talepleri arasında yer alan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli, İmamoğlu’na herhangi bir randevu vermedi. Ayrıca, DEM Parti Eş Genel Başkanları, kayyum atanan bölgelerde bulundukları için İmamoğlu ile görüşemediler. Bu durum, İmamoğlu’nun yürüttüğü siyasi mücadelenin ne denli zorlu olduğunu ortaya koymakta.
İmamoğlu, kayyum uygulamasının demokrasiye ve yerel yönetimlerin bağımsızlığına zarar verdiğini savunarak, “ABB’ye kayyum” iddialarına karşı net bir tavır koydu. İBB Başkanı, yaptığı açıklamalarda kayyum uygulamalarına karşı en büyük mücadeleyi vereceklerini vurguladı. Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile kayyumun asla yan yana gelemeyeceğinin altını çizdi. Bu noktada, İmamoğlu’nun bu görüşmeler aracılığıyla kayyum uygulamasına karşı çıkma ve dayanışma çağrısında bulunma çabaları dikkat çekici.
Bugünkü İmamoğlu ve Baş arasındaki görüşme, yalnızca iki lider arasındaki diyalog değil, aynı zamanda Türkiye’deki siyasi iklimin ve yerel yönetimlerin durumunun tartışılması anlamında da kritik bir öneme sahip. İmamoğlu’nun hızlı eylem planları ve siyasetteki durduğu konum, önümüzdeki süreçte daha fazla gündem oluşturacağa benziyor. Halkın demokratik haklarını savunmak ve yerel yönetimlerin bağımsızlığını korumak adına girişimleri, Türkiye’nin siyasi geleceği açısından son derece önemlidir.