Diyarbakır’da Tiyatro Oyunu Protesto Edildi!

Diyarbakır Devlet Tiyatrosu, bu akşam Hırvatistanlı yazar Miro Gavran’ın kaleme aldığı “Karımın Kocası” adlı tiyatro oyununu sahnelemeye başladı. Ancak, oyunun gösterimi öncesinde Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) üyeleri tarafından yoğun protestolar gerçekleştirildi. Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Merkezi önünde toplanan çok sayıda HÜDA-PAR’lı, tekbir getirdi ve yüksek sesle sloganlar attı. Oyun için sahne hazırlıkları devam ederken, polis ekipleri bölgede güvenlik önlemlerini artırarak olası gerginliklerin önüne geçmeye çalıştı.
AÇIKLAMA YAPTILAR
HÜDA-PAR Diyarbakır İl Başkanlığı, oyunun gösterime gireceğinin duyurulmasının hemen ardından sosyal medya aracılığıyla bir açıklama yapma gereği duydu. Yapılan açıklamada “Karımın Kocası” adlı oyunun devlet tiyatroları tarafından sergilenmesinin, toplumsal yapıyı ve değerleri hedef aldığı belirtildi. Açıklamada, Hırvatistanlı yazarın eserinin İslami ve ahlaki değerleri alaya alıp aşağılamak amacı taşıdığı ifade edildi.
Açıklamanın devamında, Diyarbakır’ın sahabe ve peygamberler şehri olduğu vurgulanarak, bu tür etkinliklerin İslam’a ve yerel örf ve adetlere aykırı olduğu iddia edildi. HÜDA-PAR, oyunların toplumda bir kadın ile birden fazla erkeğin ahlaksız bir yaşam sürmesini normalleştirmeye yönelik projeler olarak algılandığını ve bunun bilinçli bir strateji olduğunu ileri sürdü. Bununla birlikte, toplumsal aile yapısını zedeleyen ve ahlaki değerlere zarar veren bu tür projelerin karşısında duracaklarını açıkladılar.
HÜDA-PAR’ın resmi açıklamasında, tiyatro gösteriminin yerel düzeyde de yasal olarak suç teşkil edebileceği ifade edilerek, yetkililere çağrıda bulunuldu. Öte yandan, protesto sırasında stantların açılması ve HÜDA-PAR üyelerinin katılımıyla birlikte toplumsal bir dayanışma havasının estirildiği gözlemlendi. Ayrıca, Diyarbakır halkının önemli bir kesiminin bu duruma tepkili olduğu ve benzeri etkinliklere karşı seslerini yükseltmeye yönelik hazırlık içinde oldukları bilgisi edinildi. Protesto, şehrin toplumsal yapısındaki değişimleri ve bu tür etkinliklerin git gide daha fazla tartışılır hale geldiğini ortaya koydu.
Sonuç olarak, HÜDA-PAR’ın protestosu, sadece tiyatro oyununun içeriğiyle sınırlı kalmayıp, Diyarbakır’ın toplumsal ve kültürel değerlerine yönelik daha geniş bir eleştiri olarak da algılandı. Özellikle, toplumsal normların ve değerlerin, sanat aracılığıyla nasıl etkilendiği ve şekillendirildiği üzerine yapılan tartışmalar, bu tür olaylarla daha da derinleşiyor. HÜDA-PAR’ın bu duruşu, yerel halkın ve siyasi grupların kültürel faaliyetlere karşı tutumlarını ve bu tutumların nasıl eyleme dönüştüğünü göstermekte. Böylece, olay sadece bir tiyatro gösteriminin ötesine geçerek, Diyarbakır’ın sosyo-kültürel dinamiklerine dair önemli ipuçları sunuyor.