Ülkede iktidarın yandaş şirketlerine sunduğu geçiş garantileri hala tartışma konusu olmaya devam ediyor. Özellikle fahiş hesap hataları nedeniyle bu projeler sürekli gündemde. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, bu duruma dikkat çekmiş durumda. Yavuzyılmaz, Osmangazi Köprüsü ile ilgili önemli bir bilgi paylaştı; 2024 yılı için garanti edilen araç geçiş sayısı aynı zamanda tutmasına rağmen, Hazine’nin ilgili şirkete 569 milyon doların üzerinde bir garanti ödemesi yaptığını açıkladı. Yavuzyılmaz bu durumu, “Bunun adı AK Parti garantili vurgundur” şeklinde tanımladı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz
AMERİKAN ENFLASYONU ÇIKTI
Yavuzyılmaz, 2024 yılında Osmangazi Köprüsü için garanti edilen araç sayısının 14 milyon 600 bin ve gerçekleşen geçiş sayısının ise 19 milyon 464 bin 305 olarak kaydedildiğini hatırlattı. Buna rağmen, Hazine’nin şirkete yaptığı 569 milyon 809 bin dolarlık garanti ödemesi olduğunu belirtti ve bu ödemenin güncel kurla yaklaşık 20 milyar lira civarında olduğunu ifade etti. Bu durumu, “Bunun adı garantili soygundur” ifadeleriyle eleştirdi.
Yavuzyılmaz, sözleşme yılına göre şirkete garanti edilen araç başına geçiş ücretinin 35 dolar artı KDV olduğunu belirtti. Ancak, her yıl Amerika’daki enflasyon artışı oranının bu tutara bir çarpan olarak eklendiğini vurguladı. AK Parti’nin yaptığı kötü sözleşmeler dolayısıyla garanti edilen araç geçiş sayısının tutturulamadığı durumda, Hazine’nin araç geçiş ücretinin yüzde 100’ünü, tutturulduğu durumda ise yüzde 72’sini şirkete ödediğini belirtti.
Sonuç olarak, bu durum iktidarın yandaş şirketlerine sağladığı garantiler ve bunun sonucunda oluşan mali yükümlülüklere dikkat çekiyor. Yapılan açıklamalar ve hesaplamalar, bir yandan ekonomik yükümlülüklerin artmasını, diğer yandan da kamunun zarar görmesini sağlamaktadır. Bu açıklamalar, sadece Osmangazi Köprüsü ile sınırlı kalmıyor; benzer durumların başka projelerde de yaşanması, kamuoyu tarafından geniş bir şekilde tartışılmaya devam etmektedir. Dolayısıyla, bu konular ülkedeki ekonomik politikaların ne yönde seyredeceği konusunda önemli bir ipucu sunuyor.
