Hastane İflasları Devam Ediyor: Sağlık Krizi Derinleşiyor

Prospect Medical, yaptığı açıklamada, iflas koruma sürecinin boyunca hastanelerinin, tıp merkezlerinin ve doktor ofislerinin açık kalacağını ve hasta bakımının kesintisiz bir şekilde devam edeceğini duyurdu. Bu açıklama, özellikle sağlık hizmetlerinin devamlılığı açısından büyük bir önem taşımaktadır.
Prospect Medical’in iflası, özel sermaye destekli Steward Health Care’in iflasından yalnızca bir yıl sonra geldi. Her iki şirket de, özel sermaye yatırımları nedeniyle yüksek borç yükü altına girmiş ve bu durum, hastanelerindeki kritik sağlık hizmetlerinde aksamalar yaşanmasına sebep olmuştur. Özel sermaye yatırımlarıyla büyüyen bu yapılar, sağlık sektöründe mali sürdürülebilirlik açısından birçok eleştirinin hedefi olmuştur.
CBS News’in yaptığı habere göre, Prospect Medical ve Steward, hastane gayrimenkullerinin değerlerini kullanarak yüz milyonlarca dolarlık ödemeler gerçekleştirdi. Bu durum, hasta bakımına ayrılan fonların azalmasına neden olmuş, böylece sağlık hizmetlerinin kalitesinde azalma yaşanmıştır. Sağlık hizmetlerine ayrılan bütçenin daraltılması, özellikle savunmasız gruplar için sağlık hizmetlerine erişimi hiçbir şekilde olumlu etkilememiştir.
Özellikle 2018 yılında, Prospect Medical’ın liderliğine 457 milyon dolarlık bir temettü ödendiği belirtilmektedir. Bu temettü ödemesinin 90 milyon dolarının CEO Sam Lee’ye, 257 milyon dolarının ise özel sermaye şirketi Leonard Green & Partners’ın hissedarlarına gittiği ifade edilmiştir. Bu tür büyük ödemeler, özel sağlık sektöründe ücret odaklı bir yönetim anlayışının endişe verici bir göstergesi olarak değerlendirilmiştir.
Geçtiğimiz hafta, iki partili bir ABD Senato komitesi, Leonard Green ve Prospect Medical’in kar odaklı mali yönetimlerinin sağlık altyapısında önemli bozulmalara yol açtığını tespit etti. Komite, bu finansal modellin özellikle kırsal ve yetersiz hizmet alan bölgelerde sağlık sistemini tehdit ettiğini belirtmiştir. Bu rapor, toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyen mali yönetim uygulamalarına dikkat çekmiştir.
Leonard Green ve Prospect Medical, Senato’nun bulgularını reddetmiş ve komitenin değerlendirmelerinin yetersiz olduğunu ifade etmişlerdir. Prospect Medical, açıklamalarında, “Komite, hastanelerimizin kalitesine dair değerlendirme yaparken yerel seviyedeki verileri göz ardı etti” demiştir. Ayrıca şirket, hastanelerine toplamda 750 milyon dolar yatırım yaptıklarını ve 900 milyon dolardan fazla ücretsiz ve yardımlı hasta bakım hizmeti sunduklarını vurgulamıştır.
Şirket, iflas başvurusuna rağmen geçmişte nakit sıkıntısı çeken ve iflasın eşiğinde olan hastaneleri devraldığını ve yeniden hizmete soktuğunu belirtmektedir. Ancak, Senato raporu, bu tür işlemlerin uzun vadede hastanelerin mali sürdürülebilirliğini baltaladığını belirtmektedir. Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve kalitesi üzerine yapılan bu tartışmalar, özel sermaye destekli sağlık kuruluşlarının nasıl yönetilmesi gerektiğini tekrar gündeme getirmiştir.