Fransız Avrupa Parlamentosu Üyesi Raphaël Glucksmann, Amerika Birleşik Devletleri’nin “zorbalardan yana taraf tuttuğu” yönündeki açıklamalarıyla dikkatleri üzerine çekti. Özellikle, New York’taki ünlü Özgürlük Heykeli’nin geri alınması gerektiğini savundu. Glucksmann, Sosyalistler ve Demokratlar grubuna üye olarak, partisinin bir toplantısında yaptığı konuşmada, bu heykelin sembolik önemine vurgu yaparak, “Zorbalardan yana taraf tutan Amerikalılara, bilimsel özgürlük talep eden araştırmacıları işten çıkaran Amerikalılara bir seslenişte bulunuyoruz: Bize Özgürlük Anıtı’nı geri verin” ifadelerini kullandı.
Yerel medyada yer alan haberlere göre, Glucksmann, konuşmasına devam ederken, “Size (Özgürlük Heykeli’ni) bir armağan olarak verdik ama anlaşılan ona değer vermiyorsunuz. Burada bizimle kalsa daha iyi olur” şeklinde sert bir eleştiride bulundu. Bu ifade, heykelin geçmişteki anlamını sorgularken, günümüzdeki politikaların da hangi değerleri terk ettiğini gözler önüne serdi.
Glucksmann’ın bu çıkışı, ABD’nin Ukrayna’ya yaptığı askeri yardımları geçici olarak durdurma kararına bir tepki olarak değerlendirilmekte. ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya karşı olan tavrının yumuşak olduğu yönünde artan eleştiriler, özellikle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve diğer otoriter liderlerle olan ilişkilerinin sorgulanmasına neden oluyor. Bunun yanı sıra, Ukrayna Başbakanı Volodimir Zelenski’yi alenen küçük düşürmesi de Avrupa’da kaygılara neden olmaktadır. Bu durum, Trump yönetiminin politikalarının Avrupa’da güvensizlik yarattığını gösteriyor, zira yardımların yeniden Kiev’e ulaşmasına rağmen, gelişmelerin güvenlik algısını olumsuz etkilediği anlaşılmaktadır.
‘İŞTEN ÇIKARDIKLARINIZI BİZE VERİN’
Glucksmann, daha ciddi bir tonda, Trump yönetiminin bilim insanlarını işten çıkarmasının Fransa için yeni fırsatlar yaratabileceğini ileri sürdü. “Amerikalara ikinci olarak şunu söyleyeceğiz: Eğer en iyi araştırmacılarınızı, ülkenizi dünya lideri yapan özgür düşünceli insanları işten çıkarmak istiyorsanız, biz onları memnuniyetle karşılayacağız” dedi. Bu noktada, Özgürlük Anıtı’nın kaidesinde yazılı olan “Bana yorgunlarınızı, yoksullarınızı verin” ifadelerine atıfta bulunarak, Amerika’nın değerlerini sorguladı.
Trump yönetiminin, kitlesel sınır dışı işlemleri planladığı ve birçok ülkeye seyahat kısıtlamaları getirilmesini değerlendirdiği göz önünde bulundurulduğunda, Glucksmann’ın sözleri oldukça anlam kazanıyor. Avrupa’da belirsizliğin ve güvensizliğin arttığı, tarihi ve kültürel sembollere olan tabi olunan anlamın da yeniden düşünülmesi gerektiği apaçık ortadadır. Glucksmann’ın bu cesur çıkışı, sadece Fransa ve Avrupa’daki siyasal iklim üzerine değil, aynı zamanda ABD ile olan ilişkiler üzerine de tartışmalar yaratma potansiyeline sahiptir.
