Gelişen Piyasalarda Dayanıklılık Zorunluluğu

Gopinath, İsviçre’nin Davos kasabasında düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) çerçevesinde “Şoklar Arasında Gelişmekte Olan Ekonomiler” adlı panelde önemli açıklamalarda bulundu. Gelişmekte olan piyasaların son birkaç yıl içinde dayanıklılık ve makro istikrar açısından kayda değer başarılar elde ettiğini vurgulayan Gopinath, geçmişte yaşanan ekonomik zorlukları örnek gösterdi. Özellikle ABD Merkez Bankası’nın faiz oranlarını 450 baz puan artırması, bir pandeminin yaşanması ve enerji fiyatlarının büyük bir artış göstermesi durumunda gelişmekte olan piyasalarda daha fazla çalkantı bekliyor olsak da, bu durumun gerçekleşmediğini belirtti.
Gopinath, Uluslararası Para Fonu (IMF) bünyesinde sürekli olarak olumsuz senaryolar üzerinde çalıştıklarını, ancak bu senaryoların çoğunun gerçekleşmediğini ifade etti. 1990’lardan itibaren uygulanan sağlam para politikası, finans sektörü düzenlemeleri ve yabancı para biriminde aşırı borçlanmamaya yönelik önlemlerin gelişmekte olan ülkelerin dayanıklılığını artırdığını gösterdi. Bu noktada, özellikle mafya politikalarının oluşturduğu sıkıntıların üstesinden gelinmesi gerektiğine değindi.
DAYANIKLI OLMAK GEREKİYOR
Gopinath, gelişmekte olan piyasalara yönelik karşı rüzgarların devam ettiğine dikkat çekerek, “Borçlanma maliyetlerinin daha uzun süre yüksek seyretme ihtimalinin bulunduğu bir ortamdayız. ABD doları son birkaç ayda önemli bir yükseliş gösterdi ve şu an daha güçlü bir konumda bulunuyor. Ticaret politikalarının da değişmesi ile birlikte bu yeni duruma uyum sağlamak zorunluluğu doğmuştur. Yani gelişmekte olan piyasaların başa çıkması gereken birçok sıkıntı mevcut. Dolayısıyla bu piyasalara dayanıklılık inşa etmek zorunludur.” değerlendirmesinde bulundu.
Gelişmekte olan piyasalarda kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesinin belirgin şekilde yavaşladığını aktaran Gopinath, 2000’lerin başında bu büyümenin yaklaşık yüzde 3,6 olduğunu, pandemiden sonra ise yarı yarıya azalarak yüzde 1,8 seviyesine düştüğünü anımsattı. Bu durumu hem üretkenlik artışındaki düşüş hem de özel sektör yatırımlarındaki azalmalarla açıkladı. Gopinath, gelişmekte olan piyasaların bu olumsuz durumu değiştirmek amacıyla yapısal reformlara yatırım yapmaları gerektiğini ifade etti.