Ekonomi

Geleceğin Meslekleri: 170 Milyon Yeni İş Fırsatı!

Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) 2025 yılı için hazırladığı “Mesleklerin Geleceği Raporu”, küresel ekonomik değişimlerin ve dönüşümlerin iş gücü üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koyuyor. Rapor, teknolojik gelişmelerin, demografik değişimlerin, jeoekonomik gerilimlerin ve ekonomik baskıların sektörleri ve meslekleri yeniden şekillendiren başlıca itici güçler olduğunu vurguluyor.

Bu değişimlerin ışığında, dünya genelinde 170 milyon yeni iş fırsatının oluşması bekleniyor. Bununla birlikte, mevcut istihdamlarında yerinden edilmesi muhtemel olan 92 milyon iş pozisyonunun da etkilenebileceği tahmin ediliyor. 2030 yılına gelindiğinde, toplamda 78 milyon net istihdam fırsatının ortaya çıkacağı öngörülüyor.

Dünya genelinde en hızlı büyüyen mesleklerin başında teknoloji, veriler ve yapay zeka alanları yer alıyor. Bunun yanı sıra teslimat, bakım, eğitim ve tarım gibi temel ekonomik rollerde de önemli bir büyüme bekleniyor. Rapor, en hızlı büyüyen meslekler arasında tarım işçileri, hafif kamyon veya teslimat hizmeti sürücüleri, yazılım ve uygulama geliştiricileri, inşaat ve son kat ustaları, mağaza satış görevlileri, gıda işleme ile ilgili alanlar, araç, minibüs ve motosiklet sürücüleri, hemşirelik, gıda ve içecek servis pozisyonları gibi meslekleri sıralıyor.

Öte yandan, en hızlı azalan meslekler arasında kasiyerler, gişe memurları, yönetici asistanları, temizlikçiler, malzeme kayıt ve stok görevlileri, baskı ve ilgili alan çalışanları, muhasebe, defter tutma, bordro memurları, denetçiler, ulaşım ve güvenlik görevlileri ile banka gişe memurları bulunuyor. Bu durum, iş gücü dinamiklerinde önemli değişimler yaşanacağını gösteriyor.

“YETENEK AÇIĞI” ÖNEMLİ BARİYER

WEF raporuna göre, “yetenek açığı” iş dünyasının dönüşümünde kritik bir engel teşkil ediyor. İş için gerekli becerilerin yaklaşık %40’ının değişeceği öngörülüyor. Ayrıca işverenlerin %63’ü mevcut yetenek açığını karşılaştıkları en büyük sorun olarak tanımlıyor. Yetenek açığı nedeniyle 120 milyondan fazla çalışanın orta vadede işten çıkarılma riski taşıdığı belirtiliyor.

Teknoloji alanında, yapay zeka, büyük veri ve siber güvenlik becerilerine olan talebin hızla arttığı, ancak bunun yanında yaratıcı düşünme, esneklik ve çeviklik gibi insan becerilerinin de çok önemli olduğu öngörülüyor. Her iki beceri grubunun bir arada bulunması, hızla değişen iş piyasasında daha da büyük bir önem kazanacak.

Dünyada 2030 yılı itibarıyla en hızlı büyüyecek 10 yetenek arasında yapay zeka, büyük veri, ağ ve siber güvenlik, teknolojik okuryazarlık, yaratıcı düşünme, dayanıklılık, esneklik, merak, yaşam boyu öğrenme, liderlik, sosyal etki, yetenek yönetimi, analitik düşünme ve çevresel sorumluluk gibi beceriler öne çıkıyor.

Rapor, yapay zekanın iş modellerini yeniden şekillendirme potansiyeline vurgu yapıyor. İşverenlerin yarısı, teknolojinin sağladığı yeni fırsatları hedeflemek için işlerini yeniden tanımlamayı planlıyor. İşverenlerin %77’si çalışanlarının becerilerini geliştirmeyi hedefliyor, ancak %41’i yapay zekanın bazı görevleri otomatikleştirmesiyle iş gücünün azaltılmasını planlıyor.

Gelişen teknolojilerin hızla yayılması göz önüne alındığında, iş dünyası liderlerinin, politika yapıcıların ve çalışanların, sektörler ve coğrafy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu