Mısır Üretiminde Kısıtlamalar Çiftçiyi Mağdur Ediyor!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Cumhurbaşkanlığı tarafından mısır üretim alanlarına getirilen kısıtlamaları değerlendirdiği yazılı açıklamasında, 2024 yılında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan tahminlere dikkat çekti. Bu tahminlere göre, mısır üretiminin bir önceki yıla oranla yüzde 5,6 azalarak yaklaşık 8,5 milyon ton seviyelerine düşeceği öngörülüyor. 2023 yılı itibarıyla Türkiye’deki ekim miktarının rekord seviyeye ulaştığı ve 9 milyon ton üretim gerçekleştirildiği belirtildi. Bu durum, fiyat artış hızının düşmesini sağlamış ve üretim açısından önemli bir dönüm noktası olmuştur. Konya, Şanlıurfa ve Adana’nın önde gelen üretim şehirleri arasında yer almasına rağmen, Niğde de mısır ekiminde önemli bir alan haline gelmiştir. Üretimde sağlanan kendi kendine yeterlilik oranı ise yüzde 85,8 seviyesine çıkarak dikkat çekti.
Öte yandan, yem sanayiinin önemli ölçüde mısır kullanması sebebiyle, toplam mısır ekim alanı 9 milyon 119 bin dekara ulaştı. Buna rağmen, 2023 yılı içerisinde ülkeye 2 milyon 697 bin ton mısır ithalatı gerçekleştirildiği ve bu ithalatın büyük ölçüde Ukrayna ve Rusya’dan sağlandığı vurgulandı. Düzenlemeler doğrultusunda, 2024 yılı için Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) mısır alım fiyatını henüz açıklamamış olması dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra, mısır fiyatlarının piyasalarda bir önceki yıla göre büyük bir artış göstermesi, hükümetin yeni kararlar almasına neden olmuş durumda.
ÇİFTÇİNİN ÖNÜ KESİLDİ, YEM SANAYİCİNİN ÖNÜ AÇILDI
Cumhurbaşkanlığı tarafından alınan yeni bir karar ile mısır ithalatında gümrük vergileri düşürülerek, 2024 yılının sonuna kadar, mevcut yüzde 135 olan gümrük vergisinin sadece yüzde 5 oranında uygulanacağı açıklandı. Ayrıca, yıl sonuna kadar geçerli olmak üzere 1 milyon ton mısır ithalatı için yeni bir düzenleme yürürlüğe girdi. Bu yeni düzenlemelerin amacı, çiftçilerin ürünlerini değerlerinde satma imkanını büyük ölçüde kısıtlayarak, yem sanayicilerinin önünü açmak olarak yorumlanıyor. Ancak sanayicilerin yem fiyatlarındaki artışlarına hükümetin kayıtsız kalması da dikkat çekici bir durum.
“YÜZEYE YAKIN SU ARTIK YOK GİBİ”
Pek çok ile bağlı olan 52 ilçede, kuraklığın etkisiyle yer altı sularının derinlere inmesi ve yanlış kullanım sebebiyle yüzeye yakın su stoklarının neredeyse kalmadığı tespit edildi. Tarımsal üretim için büyük öneme sahip olan sulama suyu, giderek daha büyük bir sorun haline geliyor. Bu bağlamda, mısır başta olmak üzere bazı ürünlerde münavebeli ekim düzenlemelerine gidiliyor. Suyun giderek sorun haline geldiği bölgelerde bu tür düzenlemelerin etkileri, ilerleyen yıllarda daha net bir şekilde görülecektir.
TARIM BÖLGELERİ İÇİN GÖLET OLUSTURULMALI
Mısır gibi suyu çok tüketen ürünler için alternatif çözüm yollarının üretilmesi gerektiği belirtiliyor. Bilim insanları, su sıkıntısı çeken ülkeler arasında yer aldığımızı ve bu duruma karşı mutlaka tedbirler alınması gerektiğini ifade ediyor. Ancak, şu ana kadar iktidar tarafından bu bağlamda yeterli önlemler alınmadığı, yüzey sularının boşa akıtılmaması ve Akdeniz ile Karadeniz