CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve yerine kayyım atanması sonrasında, belediye binasına girmesi engellenen CHP’li belediye meclis üyeleri, uzun bir bekleyişin ardından meclis odasına girmeyi başardı. Bu durum, CHP’nin yerel düzeydeki siyasi mücadelesini ve seçmenlerine karşı olan sorumluluklarını sürdürmesi adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.
Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Zafer direnenlerindir!” diyerek meclis üyelerinin belediye binasındaki meclis odalarına girmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çelik, Esenyurt’ta hukuki ve siyasi mücadelenin devam ettiğini belirterek, meclis üyelerinin de seçmenlerine olan sorumluluklarını yerine getireceğini ve denetleme faaliyetlerini etkin bir şekilde sürdüreceklerini ifade etti. Özgür Çelik, “Esenyurt halkını yalnız bırakmayacağız. Seçilmiş belediye başkanımız Ahmet Özer görevine geri dönene kadar hak gaspına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Esenyurt’ta adalet kazanacak” şeklinde konuştu.
Zafer direnenlerindir!
Seçilmiş Esenyurt Belediye Meclis Üyelerimiz belediye binasındaki meclis odalarına girdiler.
Esenyurt’ta hukuki ve siyasi mücadelemiz sürerken, meclis üyelerimiz de seçmenlerimize karşı sorumluluklarını yerine getirecek ve denetleme faaliyetlerini etkin… pic.twitter.com/Qe8XBxePjw
— Özgür Çelik (@ozgurcelikchp) November 15, 2024
Ne olmuştu?
Esenyurt’ta yaşanan bu gelişmelerin kökenine inildiğinde, 30 Ekim 2024 tarihinde CHP’li belediyeye kayyım atanmasıyla başladığı görülmektedir. Bu durum karşısında CHP, aynı gün ‘Demokrasi Nöbeti’ adı altında bir protesto eylemi başlattı. Görevden alınan CHP Esenyurt Belediye Meclis üyeleri, 16 gündür belediye binası önüne gelerek içeri girmeye çalışıyordu. CHP, her gün belediye binası önüne giderek kayyım atanmasına karşı durmak için bu eylemi sürdürdü.
Pazartesi günü, Demokrasi Nöbeti’ne katılan CHP Meclis Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ve üç CHP’li milletvekili nihayet belediyeye girebilmeyi başardı. Bu gelişme, CHP’nin Esenyurt’taki temsil gücünün yeniden yerleşmesini ve halkla olan bağlarını kuvvetlendirmesi açısından önemli bir adım olarak nitelendirildi.
CHP’nin bu süreç içerisinde sürdürdüğü eylemler, yerel demokrasinin savunulması ve seçilmiş yöneticilerin haklarının korunması adına son derece kritik bir öneme sahip. Ahmet Özer’in görevine geri dönmesi için verilen bu mücadele, aynı zamanda Türkiye’deki siyasi iklimin değişmesi adına da bir umut ışığı olarak değerlendiriliyor. Tüm bu gelişmeler, yerel siyasetteki rekabetin ve demokratik hakların kullanımının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
