33 yaşındaki iki çocuk annesi Tess, yaşadığı mide ağrısının sonucunda yere yığılması ile hayatının seyrinin değiştiğini fark etti. Yapılan muayeneler sonucunda, bağırsak kanserinin karaciğerine yayıldığı öğrenildi. Başlangıçta belirtilerinin süt ve glüten intoleransı ya da doğum sonrası komplikasyonlarına bağlı olduğu düşünülmüştü. Ancak zamanla, şiddetli kabızlık, sulu dışkılama, tuvalette kan ve aşırı yorgunluk gibi semptomlar yaşadı ve bu belirtiler yaşam kalitesini büyük ölçüde etkiledi.
4. EVRE BAĞIRSAK KANSERİ TEŞHİSİ
İlk etapta doktorlar kolonoskopi yapmayı gerekli görmediler. Ancak Tess, TikTok üzerinde benzer sağlık hikayelerine rastlayınca bir tarama yaptırmaya karar verdi. Bu taramada, tümör o kadar büyük bulundu ki kolonoskopi işlemi yarıda kesilmek zorunda kaldı. Yarım kalan işlemin ardından kendisine dördüncü evre bağırsak kanseri teşhisi konuldu. Ama iyi haber, karmaşık bir ameliyatla tüm kanser dokusunun alındığı ve hayatta kalma şansının yüzde 50 olarak belirlendiği oldu.
50 YAŞ ALTINDAKİ KİŞİLERDE BAĞIRSAK KANSERİ VAKALARI ARTIYOR
Son yıllarda uzmanlar, 50 yaş altındaki bireylerde bağırsak kanseri vakalarının hızla arttığını ortaya koydu. Bunun sebepleri arasında işlenmiş gıda tüketiminin, obezite oranlarının ve hareketsiz yaşam tarzının etkili olabileceği düşünülüyor. Tess, bu deneyiminden hareketle kadınları bağırsak sağlığını önemsemeye çağırıyor ve erken teşhis için belirtileri göz ardı etmemeleri konusunda uyarıyor. Bu tedbirlerin alınmasının, Kansere karşı hem koruyucu hem de erken tanı açısından büyük bir önem taşıdığı vurgulanıyor.
Bağırsak sağlığını korumak için atılacak adımların yanı sıra, bir beslenme biçiminin ve yaşam tarzının önemi de göz ardı edilmemeli. İşlenmiş gıdaları azaltmak, düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı bir diyet uygulamak, bu hastalığın riskini azaltma noktasında kritik rol oynamaktadır. Bu tür bilinçlendirme çalışmaları ve toplumsal farkındalığın artırılması, özellikle genç nesiller arasında oldukça önemli bir gereklilik olarak ön plana çıkmaktadır.
Tess’in hikayesi, yalnızca bir bireyin trajedisini değil, aynı zamanda depresyon, fiziksel sağlık sorunları ve erken teşhis konusunun önemini de gözler önüne seriyor. Böylece, sağlıkla ilgili yaşanan her durumun ciddiye alınması gerektiği ve erken müdahalenin hayat kurtarıcı olabileceği mesajı verilmektedir.
