Diyarbakır’da meydana gelen ve büyük bir üzüntüye neden olan Narin Güran cinayeti, 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan duruşmada önemli bir gelişmeye sahne oldu. Mahkeme, Narin’in amcası Salim Güran, ağabeyi Enes Güran ve annesi Yüksel Güran‘ı “İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırırken, cesedi Eğertutmaz Deresi’ne taşıyan nevzat Bahtiyar’ın ise “Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası almasına karar verdi.
Davada, 28 Aralık 2024 tarihinde gerçekleştirilen karar duruşmasında, Narin’in cinayetinin detayları ve faillerin rolleri üzerine uzun bir gerekçeli karar hazırlandı. Bu karar, 944 sayfa uzunluğundaydı ve sanıklar ile tanıkların ifadelerini de içeriyordu. Sanıkların Narin’in öldürüldüğü zaman aksamış eylemlerinin, çeşitli delillerle (Ulusal Kriminal verileri, kamera kayıtları, analiz raporları) pekiştirilmiş olduğu vurgulandı.
Kararda özellikle şu noktalar dikkat çekiciydi: “Sanıklar Yüksel, Enes ve Salim Güran’ın, Narin’in gözleri önünde öldürülmesi esnasında evin çeşitli alanlarında bulundukları ve bu süreçte, bir tıbbi yardım çağırmayı seçmeyerek, Narin’in ölümüne rıza gösterdikleri tespit edilmiştir. Özellikle Yüksel’in maktulün annesi olarak, Salim’in amca ve Enes’in de ağabey olarak, kendi yasal görevleri gereği kızlarına zarar gelmesini engelleme imkanlarının olduğu halde bunu yapmadıkları anlamına gelmektedir.”
Narin’in cesedinin eve getirilmesi ve ölüm olayının ardından, sanıkların her biriyle toplu bir şekilde hareket ederek ne yapacaklarına dair fikri ve eylem birliği gerçekleştirdikleri, bu bağlamda Narin’in cesedini Nevzat Bahtiyar’a verip nehrin kenarına gömdürmelerine dair detaylar da mahkemeye sunuldu. Bu durum, sanıkların cinayeti birlikte planlayarak ve işbirliği içerisinde gerçekleştirdiklerinin güçlü bir kanıtıydı.
Gerekçeli kararda, Narin’in cesedinin Nevzat’a verilmesi esnasında evde yalnızca Salim’in olduğunu, diğer kapıların kapalı olduğunu ve bu durumda Enes ile Yüksel’in kapalı kapı arkasında bekleyerek olaya katkıda bulunduğu ifade edildi. Özellikle, Narin’in cesedinin verildiği esnada, diğer sanıkların da olaydan haberdar oldukları belgesi vardı; bu da işbirliğini daha da kuvvetlendirmekteydi.
Karar duruşmarında belirtildiği gibi, Salim tarafından söylemlerde bulunularak “Narin’in öldü mü olduğu” hususunun gizlenmesi için, diğer sanıklarla birlikte karara varıldığının çeşitli noktalarında belirtilmesi, onların cinayetin gerçek yüzünü gizleme girişiminde bulunduklarını gösteriyordu. Sonuç olarak, Narin Güran’ın öldürülmesi eyleminin en az üç sanık tarafından planlı bir şekilde gerçekleştirildiği ve her birinin sürecin ön saflarında yer aldığı mahkemece onaylandı.
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın tüm ayrıntılarını göz önünde bulundurarak en ağır cezaları vermiştir. Kararın ardından, tutuklu sanıkların tutukluluk halleri de devam edecektir.
Kaynak: DHA
