İstanbul’un Sultangazi ilçesinde, 16.30 sıralarında meydana gelen bir olayda, polisin ‘Dur’ ihtarına uymayan bir otomobil, ölümcül bir kadına ait olan cesedini taşıyarak kaçış girişiminde bulundu. 35 AS 0254 plakalı araç, polis ekipleri tarafından bir süre takibe alındı. Ekiplerin sürdürdüğü kovalamaca sırasında, araç kısa bir mesafeden sonra, Yunus Emre Mahallesi’ndeki Adem Yavuz Caddesi üzerinde durduruldu. Araç sürücüsünün Engin Çelik olduğu belirlendi ve sürücü polis tarafından gözaltına alındı.
Polis ekipleri, durdurulan aracın içini ve bagajını detaylı bir şekilde incelediğinde, bagajda başından vurulmuş bir kadının cesedine ulaşıldı. Yapılan araştırmalar sonucunda, bu kadının, Engin Çelik’in eşi Ayşe Çelik olduğu öğrenildi. Olay yerinde gerçekleştirilen incelemelerin ardından Ayşe Çelik’in cenazesi, otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
Gözaltına alınan Engin Çelik, emniyetteki sorgusunda çarpıcı detaylar paylaştı. Eşinin, kendisiyle boşanma aşamasında olduğunu ve Eyüpsultan ilçesinin 5. Levent Mahallesi’nde, boşanma davasına dair bir tartışma yaşadıklarını söyledi. Engin Çelik, tartışma sırasında eşi Ayşe’yi başından vurarak öldürdüğünü ve ardından cesedini aracın bagajına koyduğunu itiraf etti. Bu açıklamalar doğrultusunda, cinayetle ilgili soruşturma süreci hızla devam ediyor.
Bu talihsiz olay, Sultangazi’de sadece bir kadın cinayeti olarak değil, aynı zamanda toplumda boşanma ve aile içi şiddet konularının ne kadar hazır bir tehdit olduğuna da dikkat çekiyor. Kadın cinayetleri, Türkiye’de son yıllarda artış gösteren bir sosyal sorun haline geldi. Olayın detayları, hem cinayet sonucu kaybedilen bir hayatı hem de failin boşanma sürecinde yaşanan psikolojik durumunu akıllara getiriyor. Türkiye’de kadınların güvenliği ve aile içi şiddetle mücadele konularında daha fazla önlem alınması gerektiği bir kez daha vurgulanıyor.
Polisin olayla ilgili yaptığı soruşturma, sadece Engin Çelik’in ifadesi ile sınırlı olmayacak, ayrıca çevredeki tanıkların ifadeleri, aile dinamikleri ve olaya dair diğer deliller de değerlendirilecektir. Bu tür cinayetlerin önüne geçebilmek için toplumsal düzeyde farkındalık artırmaya yönelik çalışmaların desteklenmesi büyük önem taşıyor.
Bu olayda, Ayşe Çelik’in trajik ölümü, yalnızca bir bireyin hikayesini değil, aynı zamanda toplumsal bir sorunu da gözler önüne seriyor. Olayın sonuçları, ceza adalet sisteminin işleyişinin yanı sıra, kadınların hakları ve güvenliğine dair toplumun daha fazla hassasiyet göstermesi gerektiğini hatırlatıyor.
Kaynak: DHA
