Putin Nükleer Doktrini Güncelledi: Savaş İhtimali?

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yeni bir Nükleer Doktrin düzenlemesi onayladı. Bu düzenlemeye göre, Rusya, ülkesinin ‘kritik tehdit altında’ olduğunu hissettiği durumlarda balistik silahlara karşı nükleer bir yanıt verebileceğini bildiriyor. Resmi hükümet sitesinde yayınlanan ve Putin’in imzasını taşıyan bu belge, Rusya’nın nükleer silahların kullanılmasının ön koşuluna ilişkin taahhüdünü değiştirdi.
Bu yeni düzenleme ile birlikte, Rusya resmen nükleer savaş başlatma kapasitesine sahip olduğunu duyurmuş oldu. Böylece, uluslararası arenada stratejik bir adım atmış ve özellikle güvenlik kaygılarını artırmıştır.
BIÇAK SIRTI DOKTRİN
Yeni doktrin, çeşitli saldırı türlerini kapsayacak şekilde genişletildi. Bunlar arasında balistik füzeler, insansız hava araçları ve diğer hava araçlarıyla yapılacak olan saldırılar yer almakta. Bu tür saldırıların, ülkenin bütünlüğünü tehdit etmesi halinde Putin, nükleer silahların kullanılabileceğini belirtti. Ayrıca, yeni Nükleer Doktrin, herhangi bir koalisyon üyesi tarafından Rusya’ya yönelik bir saldırının, tüm koalisyonun bir saldırısı olarak değerlendirileceğini de ifade ediyor.
BİDEN’IN KARARI ÜZERİNE GELDİ
Bu güncellemenin zamanlaması oldukça dikkat çekici. Zira, ABD Başkanı Joe Biden’ın 20 Ocak’ta görevine veda etmeden önce, Ukrayna’nın uzun menzilli NATO füzeleriyle Rusya sınırı içinde bir saldırı yapmasına izin vermesiyle bu karar alınmış durumda. Eğer Ukrayna, belirtilen NATO füzelerini Kursk bölgesi dahil Rusya üzerinde kullanırsa, buna karşılık nükleer bir yanıtın gelebileceği ifade ediliyor.
Dünya genelindeki nükleer füze silolarının 24 saat boyunca diğer ülkeler tarafından izlendiği düşünecek olursak, Rusya’nın nükleer yol haritası diğer ülkeleri de benzeri bir karşılık vermeye yöneltebilir. Bu durum, global güvenlik dengelerini oldukça etkileyebilir.
RUS ORDUSUNUN GÖZÜ O FÜZELERDE
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Ukrayna’nın ABD yapımı, NATO tarafından temin edilen ATACMS füzelerini Rusya’nın Kursk bölgesinde kullanabileceğine yönelik iddialar hakkında açıklamalarda bulundu. Peskov, Rus ordusunun gelişmeleri dikkatle takip ettiğini ve Rusya’ya nükleer olmayan bir devlet tarafından, nükleer bir devletin katılımıyla yapılacak bir saldırının, ortak bir saldırı olarak algılanacağını vurguladı. Bu açıklama, Ukrayna ve ABD’yi doğrudan hedef alıyor.
Konuya hakim bir kaynak ve iki Amerikalı yetkili, bu nükleer doktrin değişikliğini Washington’un Ukrayna-Rusya çatışmasındaki politikasında büyük bir kayma olarak değerlendirdi.
EKONOMİYİ ANINDA ETKİLEDİ
Putin’in doktrini imzalamasının ardından artan çatışma riski endişeleri, piyasalarda güvenli liman arayışını yoğunlaştırdı. Yatırımcılar, devlet tahvillerine, Japon yenine ve altına yönelirken, bu durum ekonomik piyasalarda dalgalanmalar yarattı. Putin’in bu adımları, yalnızca askeri dengeleri değil, aynı zamanda küresel ekonomik istikrarı da doğrudan etkileyebilir.