Ekonomi

Türkiye’de Konut Krizi: Yoksullar İçin Çözüm Yok!

Türkiye’deki Konut Krizi Büyüyor

Türkiye’de konut krizi, özellikle yoksul ve dar gelirli vatandaşlar için her geçen gün daha da derinleşiyor. İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Gökce, son açıklamalarında bu durumu eleştirerek, devletin mevcut konut politikalarının yetersizliğine dikkat çekti. Gökce, Türkiye’de barınma hakkının ihlal edildiğini vurgularken, TOKİ ve Emlak Konut gibi kurumların daha çok yüksek gelirli kesimlere yönelik projeler üreterek halkın ihtiyaçlarını göz ardı ettiğini ifade etti.

Barınma Krizi İçin İstatistikler Alarm Veriyor

Gökce, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Türkiye’de konut kalitesinin her geçen yıl daha da kötüleştiğine vurgu yaptı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve EuroStat verilerine göre, ülke nüfusunun yüzde 31,3’ü kötü yaşam koşullarında yaşıyor. Çatı sızması, duvarlardaki nem ve çürüyen pencereler gibi sorunlar, milyonlarca vatandaşı zor durumda bırakırken, ülke genelindeki yurttaşların yüzde 30,2’si de yetersiz izolasyon sebebiyle ısınma sorunu yaşamaktadır. Bu durum, dar gelirli vatandaşlar için çok daha kritik bir hal almakta; zira dar gelirli grubun yüzde 48,1’i kötü konutlarda yaşamaya mahkum durumda.

Lüks Projeler Yerine Sosyal Konut İhtiyacı Var

Ancak, Türkiye’deki konut sorununa rağmen, TOKİ ve Emlak Konut gibi kamuya ait kurumlar, toplumun ihtiyaçlarına cevap verecek sosyal konut projeleri üretmek yerine yüksek gelir gruplarına yönelik projeler geliştirmekte. Gökce, son dönemlerde başlatılan konut kampanyasına da değinerek, en düşük ödeme miktarının asgari ücretin üç katı olduğunu belirtti. Bu durum, dar gelirli vatandaşların bu konut projelerine erişim sağlama ihtimalinin neredeyse imkânsız hale geldiğini ortaya koyuyor.

Kamu Kaynaklarının Kullanımında Adalet Sağlanmalı

Bu bağlamda, Gökce, 2021 yılında Şevkat-Der’in verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 70 bin evsizin bulunduğunu hatırlatırken, bu sayının günümüzde 100 binin üzerine çıktığını belirtti. Gökce, “Yoksul ve dar gelirli vatandaşlarımız, sağlıksız ve yaşanmaz evlerde hayatlarını sürdürmeye çalışırken, kamu kaynaklarıyla sermaye sahipleri 3’üncü, 4’üncü konutlarını alıyor” dedi. Bu nedenle, kamu kaynaklarının halk için, halkın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kullanılması gerektiğinin altını çizdi.

İstanbul Modelinin Yaygınlaştırılması Gerekiyor

İstanbul’da sosyal konut üretimi konusunda atılan önemli adımların, ülke geneline yayılması gerektiğini savunan Gökce, bu başarının Türkiye’nin genelinde de uygulanabilir olduğunu ifade etti. İstanbul’daki dönüşüm modelinin Türkiye genelinde hayata geçmesi durumunda, dar gelirli vatandaşların insanca yaşayabileceği konutlara erişiminin mümkün olabileceğini söyledi. Devletin, konut üretim politikalarını revize ederek toplumun en dezavantajlı kesimlerine yönelik projelere yönelmesini gerektiği konusundaki görüşünü de yineledi. Sonuç olarak, konut krizinin, ancak halkın ihtiyaçlarına uygun çözümler ile aşılabileceğini vurguladı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu