İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, son günlerde hakkında soruşturma başlatılan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu’nun özellikle yargının siyasallaşması konusundaki görüşleri dikkat çekti.
İmamoğlu, yargının siyasallaşmasının yalnızca bireylerin yaşamlarını tehdit etmediğini, aynı zamanda devletin varlığını da tehlikeye atabileceğini belirtti. Bu bağlamda, iktidarların sınırsız güç kullanımını önlemenin yegâne yolunun bağımsız bir yargı olduğunu ifade etti. İmamoğlu, “Eğer yargıyı siyasetin parçası haline getirirseniz, ortada hukuk devleti kalmaz ve kurumlar çürümeye başlar” dedi. Bu durumun, tüm dünyada otoriter rejimlerin benimsediği bir yaklaşım olduğunu vurguladı.
Başkan İmamoğlu, kendisini milli iradenin tek temsilcisi olarak gören ve yargıyı bağımsız bir güç olarak kabul etmeyen iktidar modellerinin modern dünyada yeri olmadığını dile getirdi. Türkiye’nin, yargının siyasallaşmasında, tanımların bile yetersiz kalabileceği bir aşamada bulunduğunu öne sürdü. Yargının, bir kişinin çıkarlarına uygun kararlar üretme mekanizmasına dönüştürülmesi çabasının büyük ölçüde başarılı olduğunu kabul etti.
İmamoğlu’nun açıklamalarında özellikle dikkat çeken bir ifade, bu durumun yalnızca kendisinin veya Özgür Özel’in meselesi olmadığını, daha derin ve önemli bir sorun olduğunun altını çizdi. “Bu mesele, Türkiye Cumhuriyeti’nin beka meselesidir” diyerek, Cem Aydın’ın ifadesi için çağırılmasının ve evine baskın yapılmasının asıl amacının milleti korkutmak olduğunu vurguladı.
İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’na seslenerek, “Senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız” şeklinde sert bir dil kullandı. Bu şekilde, kendisinin ve partililerin yaşadığı sorunların, toplumsal bir sorun haline geleceğini ve demokrasiye olan inancın korunması gerektiğini dile getirdi.
Ayrıntılar geliyor…
