Dünyayı tek başına dolaşan bir kadın, gitmiş olduğu ülkeler arasında kendisini en çok rahatsız eden yerin cinsiyetçiliği ile bilinen bir ülke olduğunu paylaştı. TikTok hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda birçok kişi tarafından yorumlar ve tepkiler aldı.
Sosyal medya kullanıcısı Claujoor, dünya genelindeki gezilerini takipçileriyle paylaşarak, farklı kültürleri deneyimlemeye devam ediyor. Son yaptığı paylaşım ise dikkatleri üzerine çekti. Genç kadın, seyahat ettiği ülkelerden birinde yaşadığı cinsiyet ayrımcılığını ve karşılaştığı problemleri samimi bir dille anlatarak, takipçilerine önemli bir uyarıda bulundu.
DÜNYANIN EN CİNSİYETÇİ ÜLKESİNİ AÇIKLADI
Birçok ülkeye seyahat eden Claujoor, özellikle Kuzey Afrika’da yaşadığı bir anısını TikTok’ta paylaştı. Gittiği yerlerden biri olan Fas’ta yaşadığı deneyimleri videoya çekerek, sosyal medya aracılığıyla takipçileriyle paylaştı. Fas’a gitmeyi düşünenleri, güzelliklerinin yanı sıra bu tür cinsiyetçi sorunlar konusunda da uyarmayı amaçladı.
Kadın, özellikle sokakta erkekler tarafından maruz kaldığı sözlü tacizleri açıkça dile getirdi. Video üzerinden yaptığı açıklamalarda, Fas’ta yalnız seyahat eden bir kadın olarak birçok erkeğin kendisine bakış attığını belirtti. Bu durumun kendisini oldukça rahatsız ettiğini ifade etti.
“NE GİYDİĞİNİZİN ÖNEMİ YOK”
Yayınladığı profilde, Fas’ta tek başına seyahat etmenin getirdiği sorunları ayrıntılı bir şekilde anlatan Claujoor, erkeklerin kendisine ‘seksi’ demesinin yanı sıra, ne giydiğinin de bu durum üzerindeki etkisinin olmadığını vurguladı. Bu, yaşadığı sorunların cinsiyet temelli ayrımcılığın bir ürünü olduğunu ortaya koyuyor.
TOPLU TAŞIMA VE DİĞER RAHATSIZ EDİCİ DURUMLAR
Fas’a gidecek olanlar için bazı tavsiyelerde de bulunan Claujoor, seyahat edenlerin bu tür tepkilere dikkat ederek giderek yaşamlarını sürdürmelerinin gerektiğini belirtti. Özellikle, sokakta yürüyüş yaparken araçların sürekli korna çalması ve bir erkeğin kendisine dokunması gibi deneyimler, uluslararası bir kadın olarak karşılaşabileceği sorunların sadece bir örneği idi. Claujoor, bu tür olaylara maruz kalmasının kendisinde korku yarattığını ve bir anlık paniği yaşadığını belirtti.
Özetle, Claujoor’un deneyimi, kadınların dünyanın çeşitli yerlerinde cinsiyet temelli ayrımcılıklara maruz kaldıklarını bir kez daha gözler önüne serdi. Onun paylaşımları, özellikle seyahat eden kadınların bu tür durumlar karşısında daha tetikte olmaları gerektiğine dair önemli bir çağrıda bulunuyor.