Evrim Rızvanoğlu’nun Çevre Temasları ve Hükümetin Tasarruf Politikasına Eleştirileri
Evrim Rızvanoğlu, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili olarak çevre konularına özel bir ilgi göstermektedir. Rızvanoğlu, bu konularda yurtiçi ve yurtdışındaki toplantılara kendi bütçesiyle katılmakta ve ülkedeki çevre sorunlarına dikkat çekmektedir. En son katıldığı organizasyon ise Azerbaycan’da gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği toplantısıdır. Türkiye bu toplantıya 1.862 kişilik bir heyetle katılırken, Rızvanoğlu, danışmanının masraflarını da kendisi karşılayarak bu önemli görüşmeye katıldığını belirtmiştir.
Tasarruf Genelgeleri ve Uygulamaları Üzerine Eleştiriler
Rızvanoğlu, hükümetin yayımladığı ‘tasarruf genelgeleri’nin etkisizliğine dikkat çekmektedir. Özellikle 17 Mayıs 2024 tarihinde Cumhurbaşkanlığı tarafından çıkan Tasarruf Tedbirleri Genelgesi’nde “Zorunlu hallerde yapılacak yurtdışı geçici görevlendirmelerin en az seviyede tutulması” talimatı verilmesine karşın, toplantıya katılan 1.862 kişinin büyük bir kısmının masraflarının devlet bütçesinden karşılanması, tasarruf tedbirlerinin uygulanmadığını göstermektedir. Rızvanoğlu, “Nerede kaldı tasarruf tedbirleri, bu kadar insanın yaptığı harcama nasıl açıklanabilir?” diyerek hükümetin bu uygulamalarına sert bir eleştiri getirmiştir.
Çevre Bütçesi Üzerine Değerlendirmeler
Bir ülkenin çevre bütçesinin o ülkenin çevreye verdiği önemin bir göstergesi olduğunu belirten Rızvanoğlu, Avrupa Birliği ülkelerinin bütçelerinin ortalama yüzde 5’ini çevreye ayırmasına karşın, Türkiye’de bu oranının yalnızca binde 1.3 olduğunu vurgulamaktadır. Almanya’nın 2025 yılı için çevre koruma projelerine 35 milyar Euro ayırdığına dikkat çeken Rızvanoğlu, Türkiye’nin sürdürülebilir çevre bütçesinin bunun yalnızca yüzde 1.5’ine denk geldiğini ifade etmektedir. Bu oranların yetersiz olduğunu vurgulayan Rızvanoğlu, “Hiçbir şeye yetmez” diyerek bu konudaki endişelerini dile getirmiştir.
Samimiyet Eksikliği ve Çevre Politikaları
Rızvanoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un “İklim diplomasisi yapıyoruz” açıklamalarına eleştiriler yöneltmektedir. “Bizim iklim diplomasi kültürünü iyi bilen bir iklim elçimiz yok” diyen Rızvanoğlu, çevre konusunda gerçek anlamda bir bütçe ve samimiyet eksikliğinin bulunduğunu vurgulamaktadır. ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) kararları beklenmeden projelerin başlatılması, yargının ‘yasak’ dediği projelerin bakanlık eliyle geçiştirilmesi, bu konudaki samimiyetsizliğin örnekleri olarak sunulmaktadır. Rızvanoğlu, “Samimiyet sözle eylemin bir olduğu yerde başlar” diyerek bu durumun dikkate alınması gerektiğini hatırlatmaktadır.
Yeni bir Çevre Rönesansı Çağrısı
Evrim Rızvanoğlu, Türkiye’nin yeni bir kalkınma hikâyesi için bir çevre rönesansına ihtiyacı olduğunu belirtmektedir. Bu bağlamda, doğanın akılcı kullanımı ile ekonomiyi büyütmek, enerjiyi çevresel sürdürülebilirliğe yönlendirmek ve halk sağlığını güvence altına almak gerektiğini vurgulamaktadır. “Ancak bu şekilde Türkiye çevre ve iklim mücadelesinde başarılı çıkabilir ve sürdürülebilir bir kalk
