İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Grup Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Son günlerde tartışma yaratan Kara Harp Okulu’ndaki mezuniyet töreni ve teğmenlerin TSK’dan ihraç durumları hakkında konuşan Dervişoğlu, ‘itibar’ konularına değindi. Eğitim ve Savunma Bakanlıkları’nın üzerine özellikle milli vurgusunu çekerek, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’i eleştirdi.
‘BİZ BU OYUNU BOZACAĞIZ’
Dervişoğlu, “Teğmenlerimizin ettiği yeminin kim neresinden gocunmuştur?” diyerek, genç teğmenlerin ihraç planlarının sebebinin “demokratik laik Türkiye Cumhuriyeti” olduğunu öne sürdü. “Bu teğmenleri TSK’dan atma planlarının asıl sebebini anlayalım, işte burada bir rahatsızlık mevcut” dedi. İtibarın, gizli belgelerin yurt dışına taşınmasında, PKK’ya operasyon yapma talimatlarında ve ordunun generallerinin aşağılanmasında göz ardı edildiğini vurguladı. Dervişoğlu, “Genç teğmenlerin ihracı, iktidarın Türk milletinden üstünde tuttuğu yeni bir projedir. Bu oyunu bozacağız” şeklinde konuştu.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yönelik sert eleştirilerini sürdüren Dervişoğlu, “Devleti devlet yapan şey can ve mal güvenliğidir” diyerek bu iki bakanlığın milli olma vurgusunun önemini vurguladı. “Bu iki bakanlığın görevleri belirlenirken ‘milli’ ifadesinin altları çizilmiştir. Ancak bugünkü durum, milli olanın sadece isimden ibaret kaldığını gösteriyor” diye ekledi.
‘ERDOĞAN SEBEP, YUSUF TEKİN SONUÇTUR’
Dervişoğlu, Yusuf Tekin’in laiklik hakkındaki açıklamalarına tepki göstererek, onun Atatürk ve Cumhuriyet değerlerinden intikam almak istediğini öne sürdü. “Okullarda basit hizmetleri yerine getiremeyen birinin böyle büyük sözler etmesi, tesadüf değildir” dedi. Tekin’in eğitim sistemini eleştirerek, daha önceki bakanlar hakkında da konuştu. “Bu kişi, 22 yılda görevde bulunmuş olan dokuzuncu bakandır. Neredeyse hiçbir bakan, yeni başlayan bir çocuğun, dört işlemi öğrendiği süre kadar bile bakanlık görevini icra edememiştir” ifadelerini kullandı.
‘ATANAMAYAN ÖĞRETMEN’ VURGUSU
Dervişoğlu, AK Parti döneminin eğitim politikalarına değinerek, “Atanamayan öğretmen” unvanının, “AK Parti’nin torpil parkurundan geçemeyen öğretmen” demek olduğunu söyledi. Sarayın gündem değiştirme çabalarının, halkın gerçek sorunlarını örtmeye yönelik olduğunu belirtti. “Halkın en büyük sorunu hayat pahalılığıdır” diyerek, bu konunun ele alınması gerektiğini vurguladı. “Milletimizin hak ettiği refahı sağlamak, bizim boynumuzun borcudur” dedi.
‘BEBEKLERİMİZ ÖLDÜRÜLDÜ’
Dervişoğlu, sağlık sisteminin kötüleştiğine ve bebeklerin söz konusu sistem yüzünden hayatını kaybettiğine dikkat çekti. “Bebeklerimiz, para için öldürülmüş, işkenceye maruz kalmıştır” dedi. Durumdaki adaletsizliğin, parası olmayanların hayatlarının hiçe sayıldığı bir sistem yarattığını ifade etti. “Parası olanın da rezil olduğu bir sağlık sistemi var” diyerek, acil reform gerekliliğini vurguladı.
