Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmacı olduğu TRT World Forum etkinliğinde, İsrail’e ticaretin tamamen kesilmesi yönünde protesto eylemi gerçekleştiren ve bu eylem sonucunda bir süre tutuklu kalan 9 kişi, avukatları aracılığıyla ”çıplak arama ve kötü muamele” iddialarıyla suç duyurusunda bulunmuştu. Söz konusu kişiler, 7’si kadın olmak üzere protesto sırasında gözaltına alındıktan sonra tahliye edilmiştir. İddialara yanıt veren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Kuruma girişte, ceza infaz kurumları yönetmeliğinin ilgili maddeleri kapsamında uygulama gerçekleştirilmiş olup, çıplak arama yapılması kesinlikle söz konusu değildir” şeklinde bir açıklamada bulundu.
Bakan Tunç’un açıklamalarının ardından, iddialarda bulunanlar İstanbul Adliyesi önünde basın toplantısı düzenleyerek tepkilerini ortaya koydular. Tahliye olanlardan biri olan Sena Eliküçük yaptığı konuşmada, eylemin sebeplerinden biri olarak İsrail’in tedarikçisi olan Azerbaycan Petrol Şirketi Soccar’ın CEO’sunun etkinliğe davet edilmesini gösterdi. Eliküçük, “Soykırım işbirlikçilerine bu dünyada da bu ülkede de rahat yok” diyerek, yaptıkları eylemin Filistin halkıyla dayanışma için olduğunu vurguladı. Aynı zamanda, gözaltında yaşadıkları hak ihlallerinin adli yollardan takipçisi olacaklarını da belirtti.
‘Yaşadığımız hak ihlallerine karşı hakkımızı aramaya devam edeceğiz’
Eliküçük, hak ihlalleri konusundaki kararlılığını devam ettireceğini ve herhangi bir siyasi gücü dikkate almadan yaşadığı deneyimleri paylaşacağını ifade etti. Diğer bir protestocu olan Şeyma Yıldırım ise gözaltında ve cezaevi sürecinde yaşadıkları kötü muameleleri dile getirirken, yanında başörtülerinin kesildiğini ve çıplak arama işlemine tabi tutulduklarını anlattı. Yıldırım, eylemin barışçıl bir şekilde hukuki çerçevede gerçekleştirildiğini ifade ederken¸ yaşadığı hak ihlallerine dair gerekli belgeleri avukatları aracılığıyla kayıt altına alındığını söyledi.
‘Adalet Bakanımız konuyla ilgileniyorsa kendisiyle görüşmeye hazırım’
Emre Tekinkaya ise konuşmasında, Türkiye’nin İsrail ile yaptığı ticaretin sona ermesi için çağrıda bulundu. Tekinkaya, Adalet Bakanı ile görüşmeye hazır olduğunu belirterek, uluslararası ilişkilerdeki adaletsizliklere de dikkat çekti. Suç duyurusunu sunan avukatlar ise, gözaltı ve tutukluluk sürecinde maruz kaldıkları kötü muameleler nedeniyle fiziksel ve psikolojik şiddet uygulandığı, işkence, cinsel taciz ve hakaret gibi suçlamaların dile getirildiğini belirtti.
‘Başı örtülü kadınların maruz kaldığı muamele çok çirkin’
Suç duyurusu dilekçesinde, gözaltına alınan kadınların başörtülerinin zorla çıkarıldığı, üzerinde sadece iç çamaşırı kalacak şekilde çıplak arama yapıldığı anlatıldı. Müvekkillerin kendilerini özgür hissetmediği ve ibadet haklarından mahrum kaldıkları vurgulandı. Uygulanan bu tür muamelelerin, hakkaniyete ve insan onuruna aykırı olduğuna dikkat çekildi.
‘Adaletin sağlanması için sürecin araştırılması lazım’
Buna ek olarak, cezaevi koşullarında da ağır hak ihlalleri yaşandığı, müvekkillerin yüzlerce başörtüsünün kesildiği ve başka temel ihtiyaçlarının karşılanmadığı kaydedildi. Uygulamalara karşı dava açan avukatlar, cezaevinde yaşanan olayların detaylarına da yer verdi. Dilekçede, “Adalet Bakanlığı’nın açıklamaları, yaşananları görmezden gelmekte” ifadesine yer verildi. Müvekkiller, zorunlu bir uygulama olarak öne sürülen çıplak aramalara
