Kazakistan’da gerçekleştirilen tarihi bir arkeolojik keşif, altın takılarla dolu 9 mezarın ortaya çıkarılmasıyla sonuçlandı. Bu olay, Kazak kültür mirası açısından benzersiz bir önem taşıyor ve arkeologlar tarafından büyük bir titizlikle inceleniyor. Bu keşif, bölgedeki geçmişin zenginliğini ve kültürel derinliğini gözler önüne seriyor.
Lanacion’un haberine göre, Kazakistan’ın geniş topraklarında, dünyanın en ünlü bozkırlarından biri olan Atyrau bölgesi yer alıyor. Bu bölgede, yüzyıllar önce insanlar tarafından terk edilen Karabau-2 kümesi dahil olmak üzere birçok farklı arkeolojik alan bulunmaktadır. Ancak ilginç olan, bu toprakların üzerinde zaman boyunca gizli bir hazine barındırdığını insanların fark etmemiş olmasıdır. Bu durum, bölgenin tarihinin ne kadar derin ve gizemli olduğunu ortaya koyuyor.
Ele geçirilen mücevherler arasında, her iki ucuna da dağ leoparı figürü işlenmiş 370 gram ağırlığında som altından bir bilezik bulunuyor. Bu bilezik, yalnızca ağırlığı ve zarif tasarımıyla değil, aynı zamanda yaratıldığı dönemdeki toplumsal statüyü simgelemesiyle de dikkat çekiyor. Bunun dışında, doğal erozyondan kurtarılan 100’den fazla eser de bu keşif içerisinde yer alıyor. Bu eserlerin çoğu, antik çağda güç simgesi olarak kabul edilen kaplan ve yaban domuzu figürleri ile süslenmiş.
Bu önemli Sarmat keşfi, Kazakistan hükümeti tarafından kamuoyuna duyuruldu ve ülke genelinde bir kutlamaya vesile oldu. Kazakistan, tarihsel olarak zengin olan bu tür kültürel olaylarla sürekli olarak kültürel mirasını zenginleştirmektedir.
Sarmatlar Kimdir?
Sarmatlar, M.Ö. 5. yüzyıldan M.S. 4. yüzyıla kadar Avrasya bozkırlarına hakim olan göçebe bir halktır. Günümüzdeki Rusya, Ukrayna ve Kazakistan sınırları içinde bu halkın izleri oldukça belirgindir. Sarmatlar, kültürel olarak Romalılar ve Persler üzerinde belirgin bir etki yaratmış ancak tarih sahnesinde pek de dikkat çekmemiştir.
Bu halk, savaşlardaki kabiliyetleri ve süvari yetenekleri ile tanınmış; bu özellikleri onları diğer güçlü medeniyetlerle birlikte hareket etmeye teşvik etmiştir. Sarmat askerleri, atlı savaşta son derece deneyimlidir ve bu nedenle 15 asırdan fazla bir süre boyunca jeopolitiği şekillendiren çatışmalarda önemli roller üstlenmişlerdir.
Bu keşfin lideri Marat Kasenov, çalışmaların 2024 yılında başladığını ve Sarmat kültürünün bozkır üzerinde doğrudan bir etkisi olduğunu belirtti. Bu kültür, belirli bir hiyerarşiye sahip merkezi bir krallık ve daha düşük statüdeki sakinlerden oluşmaktaydı. Bu bulgular, Kazakistan’daki sosyal yapının, tarihsel bağlamda nasıl geliştiğine dair önemli ipuçları sunmaktadır.
Uzmanlar, gelecekte kemik kalıntılarını ve bu bireylerin gömülmesinde kullanılan ritüel uygulamaları analiz etmeyi planlıyor. Asıl amaç, Kazakistan’ın Sarmat kültüründen ne ölçüde etkilendiğini ve Kazak toplumu içerisindeki kalıntılerin neler olabileceğini derinlemesine incelemektir. Bu çalışmalar, hem arkeolojik hem de kültürel açıdan önemli bir katkı sağlayacaktır.
