Belçika’da ve diğer Avrupa ülkelerinde çeşitli sendikaların çağrısıyla bir araya gelen yaklaşık bin metal işçisi, Brüksel’de bulunan Avrupa Birliği (AB) kurumları yakınındaki Jean Rey Meydanı’nda toplandı. Göstericiler, Avrupa’da ağır sanayinin ve çalışanlarının korunması amacıyla yeni destek planları talep etti. Eylemciler, “İstihdama yatırım yapın”, “Sizin kararlarınız işimizi etkiliyor” ve “Çelik sektörünü koruyun” yazılı pankartlar açarak seslerini duyurdu.
Gösteriler nedeniyle AB kurumları yakınında ve protesto alanında kapsamlı güvenlik önlemleri alındı. Sendikalar, yapılan gösterinin önemine vurgu yaparak, “Avrupa artık uyanmalı. Sanayimiz ve işlerimiz tehlikede.” şeklinde bir açıklama yayımladı. Yapılan bu çağrı, Avrupa sanayisinin içinde bulunduğu zor durumda hızla harekete geçilmesi gerektiğini vurguluyor.
Açıklamalarda, Avrupa sanayisinin çöküşün eşiğinde olduğu, her yıl çok sayıda fabrikanın ve işletmenin kapandığı, bu durumun da binlerce çalışanın işsiz kalmasına neden olduğu belirtildi. Üretim maliyetlerindeki artış ve özellikle Çin’den ithal edilen ucuz çeliğin Avrupa’nın rekabet gücünü olumsuz etkilediği ifade edildi. Bu durum, birçok Avrupa firmasının ekonomik zorluklar yaşamasına ve bazılarının iflas etmesine yol açıyor.
Sendikaların açıklamalarında, Avrupa Birliği’nin işçileri ve sanayiyi korumak için acilen harekete geçmesi gerektiği ifade edildi. Bu bağlamda, sanayinin sürdürülebilir bir şekilde üretim yapabilmesi için uygun fiyatlı enerji temin edilmesi, altyapıya ve inovasyona büyük yatırımlar yapılması gerektiği, ayrıca işçi ücretlerinin serbest biçimde müzakere edilebileceği bir ortamın sağlanması gerektiği vurgulandı.
Öte yandan, Avrupa Komisyonu, Avrupa sanayisinin rekabet gücünü artırmak amacıyla bir çalışma yürütmektedir. “Temiz Sanayi Mutabakatı” adı verilen bu çalışmanın mahiyeti ve hedefleri hakkında ayrıntılı bilgilerin bu ayın sonunda açıklanması bekleniyor. Bu mutabakat, Avrupa’nın iklim hedefleri doğrultusunda, sanayi sektöründe çevre dostu uygulamaların benimsenmesini teşvik etmeyi amaçlamaktadır.
Sonuç olarak, Avrupa’daki sanayi işçileri ve sendikaları, durumu düzeltmek ve sanayinin geleceğini güvence altına almak için toplumsal bir hareket başlatmış durumda. Bu tür eylemler, yalnızca iş güvencesinin değil, aynı zamanda Avrupa’nın ekonomik yapısının ve rekabet gücünün korunması açısından da büyük bir öneme sahiptir. Avrupa Birliği’nin alacağı kararlar, iş dünyası üzerindeki etkileri dolayısıyla, işçilerin geleceğini de şekillendirecektir.
