UEFA Uluslar Ligi play-off ilk maçında A Milli Futbol Takımı, Macaristan’ı RAMS Park’ta konuk etti. Bu önemli karşılaşma, sadece sporun değil, aynı zamanda tarih bilincinin de ön plana çıktığı bir etkinlik olarak dikkat çekti. 18 Mart, Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümü olduğundan dolayı tribünlerde çok sayıda anlamlı pankart yer aldı. Bu pankartlar, milli duyguların ve tarihe sahip çıkmanın bir göstergesi olarak öne çıktı.
RAMS Park tribünlerinde yer alan pankartlar arasında, “Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın”, “Çanakkale bu milletin gurur başkentidir”, “Geçmişini bilmeyen geleceğe yön veremez. Bir ruhtur Çanakkale” gibi ifadeler dikkat çekti. Bu pankartlar, hem geçmişe duyulan saygıyı hem de Çanakkale Zaferi’nin Türk milleti açısından taşıdığı önemi vurguladı. Ayrıca “Geri dönmeyi düşünmediler, Mektebi Sultani şehitleri” ifadeleriyle de geçmişe olan bağ ve cesaret vurgulandı.
İsrail’e tepki
Öte yandan, maçta sadece milli değerler değil, güncel sosyal ve politik meseleler de gündeme geldi. Soykırımcı İsrail’in Filistin’deki işgali ve Gazze ile Batı Şeria’daki saldırılarına yönelik tepkiler, RAMS Park tribünlerinde kendini gösterdi. Taraftarlar, Filistin’deki durumu eleştiren çok sayıda pankart açarak, dünya genelindeki insanlara seslerini duyurmaya çalıştılar.
Tribünlerde açılan pankartlardan biri “Humanity lost conscience in Gaza (İnsanlık Gazze’de vicdanını kaybetti)” ifadesini taşırken, başka bir pankart ise “If Jerusalem is not free, the world is captive (Kudüs özgür değilse dünya tutsaktır)” mesajını verdi. Bunun yanı sıra “#palestiniangenocide (Filistin’de soykırım)”, “#letgazababieslive (Gazze’de çocukların yaşamasına izin verin)” ve “#freepalestine (Özgür Filistin)” gibi ifadeler de destek amaçlı olarak sergilendi. Bu pankartlar, basit bir futbol maçının ötesine geçerek, sporun sosyal meseleler üzerindeki etkisini ve toplumların bu konulara nasıl duyarlılık gösterdiğini belgeledi.
Sonuç olarak, A Milli Futbol Takımı’nın Macaristan ile yaptığı bu önemli karşılaşma, hem futbol adına hem de sosyal ve milli değerlerin ön plana çıktığı bir etkinlik olarak kayda geçti. A Milli Takım, sadece sahada sonuç peşinde koşmakla kalmayıp, aynı zamanda tribünlerde yankılanan bu güçlü mesajlarla da toplumsal bir bilinç oluşturmaya katkı sağladı. Sporun birleştirici gücü sayesinde, önemli meseleler gündeme gelirken, seyircilerin de bu konulara dair duyarlılıklarının arttığı gözlemlendi.
