Sağlık Bakanlığı, Türkiye genelinde yenidoğan yoğun bakım ünitelerini denetlemek için yeni bir komisyon kurdu. Bu komisyon, alanında uzman 13 profesör ve doktordan oluşuyor. Komisyonun başkanı olan Prof. Dr. Esin Koç, bu uzmanların Türkiye’deki çeşitli üniversitelerde ve devlet hastanelerinde çalıştığını belirtti. Koç, “Bizim görevimiz yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin denetimi, herhangi bir aksaklık varsa bunların raporlanması ve hizmetlerin iyileştirilmesine yönelik çalışmalardır” ifadelerini kullandı. Bu bağlamda, komisyon denetlemede kullanılacak detaylı formlar hazırladı. Bu formlar, hastanelerde hangi unsurların denetleneceğinin belirlenmesini sağlıyor. Denetlemeler, Türkiye’deki tüm devlet ve üniversite hastanelerinin yanı sıra özel hastaneleri de kapsamakta.”
‘DETAYLI DENETİMLER YAPMAYI PLANLIYORUZ’
Prof. Dr. Koç, denetlemelerin mesai saatleri dışında da yapılabileceğini vurguladı. “Yıllardır yoğun bakımlar denetleniyor ancak Sağlık Bakanlığı’nın her yıl yaptığı genel hastane denetlemeleri genellikle yangın güvenliği gibi alanları kapsıyor” diye belirtti. Oysa komisyon, yoğun bakım ünitelerinde hemşire sayısı, uzman hekim çalışıp çalışmadığı gibi özel denetimler düşünmekte. “Ayrıca, yenidoğan bebeklerin yatış gereklilikleri ve taburcu edilme durumlarını da göz önünde bulundurarak denetimler planlıyoruz” şeklinde ilave etti. Bu denetimlerin ancak yenidoğan uzmanları tarafından yapılabileceğini vurgulayan Koç, denetimlerin Türkiye genelinde, kamudaki ve özeldeki tüm yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin habersiz bir şekilde yapılacağını belirtti.
‘YENİDOĞAN ÇETESİ’ TABİRİ BİZLERİ ÜZÜYOR’
Prof. Dr. Koç, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun “çete” olayından önce çeşitli bilim kurulları ve komisyonlar oluşturduğu bilgiler ve yoğun bakımda aksaklıkları tespit etme çabalarının sürdüğünü açıkladı. “Bu çete olayından sonra yenidoğan bölümü ve denetimler daha çok dikkat çekti. ‘Yenidoğan Çetesi’ tanımını kesinlikle doğru bulmuyoruz, bu tür bir ifadeyle yanlış algılamalar ortaya çıkabiliyor” dedi. Koç, “Sayın Bakanımız bunun daha çok ‘çürük elmalar’ veya ‘insanlıktan nasibini almamışlar’ olarak adlandırılmasından yanadır. Biz, yıllardır bu bebeklerin yaşaması için çok büyük çaba sarf eden hekimler ve hemşireler olarak olumsuz algıya yol açan bu tabirin üzücü olduğu kanaatindeyiz” şeklinde konuştu.
‘TÜRKİYE’DE YENİDOĞAN UZMANLARI İYİ EĞİTİMLİ’
Prof. Dr. Koç, Türkiye’nin yenidoğan alanında oldukça iyi bir konumda olduğunu belirtti. “Avrupa ve Amerika’daki tüm tedavi yöntemleri, tanı ve tetkik yöntemleri ülkemizde de uygulanabiliyor. Çok küçük bebeklerin yaşatılması konusunda da yeterliyiz, ancak bazen kayıplar da yaşanabilmektedir” dedi. Koç, Türkiye’deki yenidoğan uzmanlarının son derece iyi eğitimli olduğunu ve işlerini iyi bildiklerini belirterek, “Halkımızın bu konuda rahat olması gerek” dedi. Ancak bu alanda bazı kanunsuz işlerin ortaya çıktığını belirten Koç, buna sübjektif bir yaklaşım ile tüm hekimleri ve hemşireleri sorumlu tutmanın büyük bir haksızlık olduğunu dile getirdi.
‘YENİDOĞAN UZMANLIĞI ÖZENDİRİLMELİ’
Prof. Dr. Koç, Türkiye’de yenidoğan uzmanı sayısının yetersiz
