Sırbistan’ın kuzeyindeki Novi Sad kentinde gerçekleşen trajik bir olay, 15 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan beton duvarın devrilmesiyle sonuçlandı. Bu olayı takiben, halkın tepkileri hükümete karşı giderek büyümekte. Eğitimin merkezindeki öğrenciler, ülkenin dört bir yanından gelerek başkent Belgrad’da “Autokomanda” kavşağında 24 saat sürecek bir yol kapatma eylemi başlattılar.
Göstericiler, yerel saatle sabah 10.00’da eylemlerine başlayarak “ellerinizde kan var” yazılı pankartlar ve Sırbistan bayrakları taşıdılar. Kalabalık, trafik akışının yoğun olduğu bu önemli noktayı tamamen kapatarak hükümete karşı sloganlar attı. Bu eylem, halkın, yaşanan acının ardından hükümetin sorumluluğunu sorguladığı bir protesto etti.
EYLEMLERE POLİS MÜDAHALESİ
Protestolara katılan üniversite ve lise öğrencileri, hükümetin kazaya yönelik ihmallerini dile getirmek için 24 saat boyunca yerlerini terk etmeyeceklerini belirttiler. Belgrad’ın Olağanüstü Durum ve Koordinasyon Dairesi yetkilisi Marijana Djuric, göstericilere temel hizmetlerin sağlanacağını ayrıca su, tuvalet ve acil yardım ekiplerinin eylem yeri etrafında hazır bulunacağını açıkladı.
Protestocuların güvenliğini sağlamak amacıyla farklı güzergahlardan kovşaga giden yollar boyunca çok sayıda polis görevlendirildi. Hükümetin tepkisi beklenmedik olmadı. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, bu protestoları yasa dışı olarak nitelendirerek, polislerin “asayişi sağlamak adına” müdahale edeceğini duyurdu. Bu durumda, güvenlik güçleri ve protestocular arasında bir çatışma olasılığı gündeme geldi.
‘DUR SIRBİSTAN’
Vucic, Başbakan Milos Vucevic ve Meclis Başkanı Ana Brnabic ile birlikte bir basın toplantısı yapması bekleniyor. Novi Sad’daki kan kalp kıran kazanın ardından başlatılan soruşturma kapsamında, dönemin İnşaat Bakanı Goran Vesic’in de aralarında bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. Bu durum, halkın hükümete duyduğu öfkeyi ve güvensizliği daha da artırdı.
Olay, ülkede hükümetin politikalarına ve uygulamalarına karşı artan bir öfkenin fitilini ateşleyerek, öğrencilerin öncülüğünde ülke genelinde “Dur Sırbistan” sloganıyla bir protesto dalgasına dönüştü. Gençlerin bu hareketi, sadece bir kazaya tepki olmaktan çok, daha geniş bir değişim talebine dönüşmüş durumda. Hükümete karşı oluşan bu geniş katılımlı protestolar, Sırbistan’daki sosyal ve siyasi dinamiklerin ne denli çalkantılı olduğunu gözler önüne seriyor.
