Gündem

Basın Konseyi’nden Sert Uyarı: Tasarı Geri Çekilsin!

Basın Konseyi, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda görüşülmesi planlanan ve Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) “casusluk” suçunun kapsamını genişleten yasal düzenleme hakkında dikkat çekici bir açıklama yaptı. Kamuoyunda “etki ajanlığı” olarak bilinen bu kanun teklifi, gazetecilik alanında oldukça geniş ve belirsiz bir suç tanımı getirmeyi amaçlıyor.

“İVEDİLİKLE GERİ ÇEKİLMELİ”

Basın Konseyi’nin açıklamasında, bu düzenlemenin yasalaşması halinde gazetecilik faaliyetlerinin keyfi bir şekilde ‘etki ajanlığı’ suçlamasıyla karşı karşıya kalabileceği vurgulandı. Eleştirel haberler yapan gazeteciler ve medya organları, bu yeni düzenleme nedeniyle yargı tehdidi ve hapis riskiyle yüzleşebilir. Bu durum, basın özgürlüğünü zedeleyerek demokratik toplumlarda kabul edilemeyecek bir durumun ortaya çıkmasına yol açacaktır.

Ayrıca, açıklama metninde şeffaflık ve hesap verebilirlikten uzak bir düzenleme olduğu belirtilirken, iktidara geniş bir takdir yetkisi tanındığına da dikkat çekildi. Gazeteciliğin temelini oluşturan sorgulama görevlerinin ‘Devletin güvenliği veya siyasal yararları aleyhine işlenen suçlar’ kapsamına dâhil edilmesinin son derece tehlikeli olduğu ifade edildi. Bu tür suç yaratma girişimlerinin, Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 9. ve 10. maddelerini ihlal eden nitelikte olduğu ifade edildi.

Son derece belirsiz ve geniş yorumlanabilecek yeni suç tanımlarının, muhalif kesimleri sözde ajanlık suçlamalarıyla baskı altına alma amacı taşıdığı da belirtildi. ‘Yeni tip casuslukla mücadele’ adı altında sunulan yasanın, aslında yalnızca gazeteciler için değil, tüm toplumu tehdit eden bir unsur olduğuna açıklamada yer verildi. Bu bağlamda, Basın Konseyi, söz konusu tasarının derhal geri çekilmesini talep etti.

Bu durum, Türkiye’deki medya özgürlüğü üzerindeki baskının artmasına neden olurken, gazetecilerin ve bağımsız medya organlarının iş yapma kabiliyetini büyük bir tehdit altına sokmaktadır. Basın Konseyi, bu yasanın oluşturacağı olumsuz etkilerin önüne geçilmesi amacıyla gerekli adımların hızla atılması gerektiğini vurguladı.

Özellikle demokratik değerlerin ve insan haklarının ön planda tutulduğu bir toplumda, böyle bir düzenleme ile ortaya konulan risklerin göz ardı edilmemesi gerektiği düşünülmektedir. Tüm bu gelişmeler, hem gazetecilik mesleğine hem de halkın haber alma özgürlüğüne zarar vermekten öteye gitmeyecek, bu nedenle kamuoyunun bu konudaki hassasiyetinin arttırılması gerektiği önemle ifade edilmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu