İsrail’den Suriye’ye Özerk Kanton Planı!

İsrail basınına göre, İsrail hükümeti, Suriye’yi etnik ve mezhepsel temellere dayalı özerk kantonlara bölmeyi planlıyor. Bu planın “Suriye’nin etnik ve dini azınlıklarının haklarını koruma” amacıyla desteklendiği ifade ediliyor. Bu tür bir yaklaşım, bölgedeki siyasi ve sosyal dinamikleri derinlemesine etkileyecek ciddi bir stratejik adım olarak değerlendiriliyor.
Israel Hayom gazetesinin haberine göre, geçtiğimiz Çarşamba günü İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz başkanlığında düzenlenen kabine toplantısında, Türkiye’nin Suriye’deki etkisi ve bunun İsrail üzerindeki olası sonuçları tartışıldı. Toplantıda, Suriye’nin fiili lideri Ahmet el-Şaraa’ya dair İsrail’in duyduğu rahatsızlık da gündeme geldi. El-Şaraa’nın, radikal İslamcı grup olan Heyet Tahrir el-Şam’ın lideri olarak İsrail’i tedirgin ettiği belirtiliyor.
Katz, toplantıda ayrıca, İsrail’in Suriye’deki Dürzi ve Kürt nüfusunun güvenliğine dair endişelerinin de altını çizdi. Haberlere göre, Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından İsrail, Suriye’yi kantonlar halinde bölme planını yeniden gündeme getirdi. Ancak bu girişimin Suriye içinde güçlü bir muhalefetle karşılaşacağı da biliniyor.
KÖYLERİ İŞGAL ETTİLER
İsrail Enerji Bakanı Eli Cohen, Suriye’deki mevcut durumun uluslararası bir konferansta ele alınmasını önerdi. Cohen, İsrail’in birinci önceliğinin “Suriye’den gelebilecek tehditlere karşı kuzey sınırını güvence altına almak” olduğunu ifade etti. Bu bağlamda, 8 Aralık 2021’de Beşar Esad’ın devrilmesinin ardından, Birleşmiş Milletler’in denetimindeki tampon bölgeye İsrail’in müdahale ettiği bildirildi.
İsrail, 1967 yılından bu yana işgal ettiği Golan Tepeleri’nin güneyindeki bazı köyleri zorla tahliye etti ve bu bölgede Suriye’nin stratejik askeri altyapısını hedef alan hava saldırıları düzenledi. Bu durum, uluslararası toplumda ciddi tartışmalara yol açıyor ve bölgedeki gerilimi artırıyor.
AZINLIK HAKLARI ADI ALTINDA
Suriye’nin güneyinde, özellikle Golan Tepeleri civarında yaşayan Dürzi azınlığın, İsrail’in muhtemel politikaları açısından önemli bir odak noktası olduğu vurgulanıyor. Zira, Esad’ın devrilmesinin hemen ardından sosyal medyada yayılan bir videoda, bazı Dürzi Suriyelilerin İslamcı bir yönetimden duydukları endişeleri dile getirdikleri ve köylerinin İsrail’e ilhak edilmesi çağrısı yaptığı iddia edildi. Ancak Dürzi yönetimi bu videoyu reddetti ve bu durum, bölgedeki siyasi hassasiyetleri daha da derinleştirirken, İsrail’in hamlelerinin sonuçları hakkında belirsizlik yaratıyor.