Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 2024 yılına dair tahminleri içeren Ekonomik Görünüm Raporu’nu bugün yayımladı. Bu rapor, Türkiye’nin ekonomik durumuna dair önemli veriler sunmaktadır.
OECD, Türkiye’nin 2024 yılı için büyüme tahminini yükseltirken, 2025 yılı için ise bir düşüş öngörüyor. Türkiye’nin bu yılki büyüme oranı, mayısta %3,4 olarak açıklanan tahminden %3,5’e çıkarılmıştır. Ancak 2025 yılı için büyüme tahmini, %3,2’den %2,6’ya düşürülmüştür. 2026 yılına yönelik büyüme beklentisi ise %4 olarak belirlenmiştir.
Rapor, 2024 yılı itibarıyla Türkiye’nin ekonomik görünümünün daralmaya gireceğini öngörüyor. Sıkı finansal koşulların iç talep üzerindeki baskısı neticesinde hanehalkı harcamaları ve yatırımların yavaşlayacağı ifade edilmektedir. Raporda, imalat sanayi kapasite kullanımı, satın alma yöneticileri endeksi ve hizmet üretimi gibi göstergelerin zayıfladığı ve ticari kredilerdeki reel daralma durumu, ekonomik faaliyetlerin daha da yavaşlayabileceğine işaret ettiği belirtiliyor.
ENFLASYON, FAİZ VE İŞSİZLİK TAHMİNLERİ
OECD, Türkiye için enflasyon tahminlerini de yükseltmiştir. Raporun tahminlerine göre 2024 yılı için yıllık ortalama enflasyonun %58,3, 2025 yılı için %30,7 ve 2026 yılı için %17,2 olacağı öngörülmektedir. Önceki tahminler ise 2024 için %55,5 ve 2025 için %29,8 olarak açıklanmıştı.
Raporda, para ve maliye politikalarının sıkı kalmaya devam edeceği, enflasyon baskılarının azalmasıyla birlikte 2026 yılının ikinci yarısında politika faizinin %20’ye düşeceği tahmin edilmektedir. Ayrıca, Türkiye’de 2024 yılı için işsizlik oranının %8,8, 2025 yılı için %9 ve 2026 yılı için %8,6 olacağı beklenmektedir.
Raporun risk değerlendirmesinde, mevcut makroekonomik istikrar politikalarının gevşetilmesinin, yüksek enflasyona ve artan istikrarsızlığa yol açabileceği vurgulanmaktadır. Bu durum, Türkiye’nin ekonomik görünümünü tehdit edebilir.
KÜRESEL EKONOMİK BEKLENTİLER
OECD raporuna göre, enflasyonun ılımlı seyretmeye devam etmesi ve ticaretteki canlanma ile birlikte küresel ekonomi, birçok belirsizliğe rağmen direnç göstermeye devam etmektedir. Tüketici güveni, pek çok ülkede salgın öncesi seviyelere erişememiş olsa da, enflasyondaki düşüş reel hanehalkı gelir artışını ve harcamalarını desteklemektedir. İş gücü piyasası üzerindeki baskılar ise hafiflemeye devam ederken, genel işsizlik oranı düşük seviyelerde kalmaktadır.
Bu bağlamda, OECD küresel ekonomik büyümenin bu yıl %3,2, 2025 ve 2026 yıllarında ise %3,3 oranında olacağını tahmin etmektedir. Dolayısıyla, dünya ekonomisinin önümüzdeki iki yıl boyunca istikrarlı bir büyüme seviyesi koruması beklenmektedir. OECD, daha
