Dün, asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu yeni rakam, yapılan yüzde 30’luk zammın, resmi enflasyon rakamlarının bile altında olduğunu ortaya koyuyor. Bu durum, geniş bir kitle tarafından olumsuz karşılandı ve birçok kişi, bu artışın yetersiz olduğunu belirtti.
Recep Tayyip Erdoğan, yeni belirlenen asgari ücreti resmi X hesabından paylaştı. Bu paylaşımın ardından, bir kişi yaptığı yorum nedeniyle soruşturma sürecine girdi. Söz konusu kişinin, sosyal medya platformu üzerinden yaptığı yorum ise dikkat çekti.
Aynı kişi, bugün yaptığı yeni paylaşımında, polis memurlarının kendisine ifade vermesi için evine geldiğini açıkladı. O anki durumunu şu sözlerle ifade etti: “Emniyette ve savcılıkta ifade vermek üzere evden çıkıyorum. Polis memurları evimin yakınından araç ile beni alacak. Şimdilik bir gözaltı olmadığını söylediler ancak telefonuma el koyulma ihtimali var. Tutuklanır mıyım, tutuklanırsam ne kadar kalırım bilmiyorum.”
Emniyette ve savcılıkta ifade vermek üzere evden çıkıyorum. Polis memurları evimin yakınından araç ile beni alacak.
Şimdilik bir gözaltı olmadığını söylediler ancak telefonuma el koyulma ihtimali var.
Tutuklanır mıyım, tutuklanırsam ne kadar kalırım bilmiyorum ama
Sizden tek…
— Kadir İpek (@kkadiripekk) December 25, 2024
Öte yandan, Samsun Emniyet Müdürlüğü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘a ‘hakaret’ suçlamasıyla bir kişinin gözaltına alındığını duyurdu. Açıklamaya göre, Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ve Güvenlik Daire Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda, sosyal paylaşım sitesi X’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret eden kişinin kimliği belirlendi. Bu şahsın isminin A.I. olduğu ve ‘Cumhurbaşkanına Hakaret’ suçundan adli tahkikatın başlatıldığı belirtildi. Bahsi geçen şahıs, Samsun’daki ikamet adresinde yakalandı.
Bu olaylar, Türkiye’de artan sosyal medya denetimi ve ifade özgürlüğü üzerindeki kısıtlamaların bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Özellikle hükümete yönelik eleştirilerin ve bezgünlüğün artması, halk arasındaki infiali daha da çoğaltmış durumda. Asgari ücret konusunda yaşanan memnuniyetsizlik ise, devletin sosyal politikalarını sorgulayan, toplumsal huzursuzlukla dolu bir ortam yaratmaktadır.
Toplumda yükselen tepkiler ve siyasi atmosfer, Cumhurbaşkanlığı makamına yönelik eleştirilerin ciddiyetini artırmış, bunun yanı sıra bireylerin özgürlükleri üzerinde baskı hissetmelerine neden olmuştur. Bu durum, yalnızca ekonomik krizle şekillenen bir sosyal sorunun ötesine geçmiş ve siyasi bir tartışma ortamı yaratmıştır. Gelecek günlerin, bu olayların nasıl gelişeceği ve toplumda hangi yeni tepkilerin ortaya çıkacağı merakla bekleniyor.
